Telekom’daki yeni tarifelerden yola çıkarak, rekabet yolu ile tarifelerin yerine oturması için “yerel ağın paylaşıma açılması”nın (YAPA) önemine değinmiştim. YAPA, çözülmesi gereken teknik sorunlar da içermekle birlikte, teknik ağırlıklı bir olay değil. YAPA’nın beklediğimiz sonucu vermesi için bir dizi düzenlemeyle birlikte uygulanması gerek.
Zamanında devletin bir kurumu olduğu için gene devletin olan araziden geçiş hakkını bedelsiz olarak kullanmış olan bir TT var. TT’nin ağı büyüklüğünde, yaygınlığında bir ağı, geçiş hakkını ödeyerek yeniden kurmaya kalksanız, TT’nin yabancı sermayeye satıldığı değerin kaç katına kurabilirsiniz? Demek ki, tarifeleri belirlerken, bu kazanımı akıldan çıkartmamak gerek.
Yerel ağı, yalnız uzak mesafe veya yurtdışı görüşmelerin aboneye kadar iletilmesi amacıyla paylaşıma açmanın, şehir içi görüşme bedellerini aşağı çekmesi olası değil. Şehir içi görüşmelerin bedelini aşağı çekmesi için, (mevcut ya da yeni) işleticilere, YAPA ile birlikte şehir içi görüşme yaptırma yetkisi (lisans) verilmesi, bir ön koşul.
Gene, “birileri”nin TT’ye rakip şehir içi görüşme hizmeti verebilmesi için, sunulacak yeni hizmetin, TT ile rekabet edebilecek şekilde ücretlendirilmesi gerek. Hizmet, TT’nin ağından aboneye ulaştırılacağı için, burada TT’nin uygulayacağı tarifeler kilit konumda. Olası hizmet sağlayıcıların sızlanmalarına bakılacak olursa TT referans teklifleri, bu hizmetin sunulabilmesini sağlayacak düzeyden çok uzak.
Çözülmesi gereken bir husus da numaralandırma planı. Abone açısından büyük önem taşıyan numara taşınabilirliği ve şehir içi dahil ses hizmeti verecek tüm işleticilere kullanabilecekleri bir numaralandırma planı da sunulmalı. Günümüzde UMTH işleticileri abone alabiliyorlar ama numara veremiyorlar! Numara verebilmek için GSM, TT veya Uydu telefonu işleticisi olacaksınız.
Saydığım düzenlemeler, TK’nın ilgi alanında. Yapılacak işlerin kapsamına baktığımızda, daha bir süre, “şehir içi tarifelere zam + şehirlerarasına ucuzlama” gündemimizde kalacak gibi duruyor.
29
Oca