Bugün Sabah Gazetesinde yayınlanan habere göre, TUIK (Türkiye İstatistik Kurumu), enflasyon sepetine dahil ürünlerde mart ayında bir değişiklik yaparak, Türk Telekom tarafından % 55 indirilen şehirlerarası ve milletlerarası görüşmeleri ekledi. Böylece haberleşmenin TÜFE’ye etkisi 0.04 puan oldu.
Bugün Sabah gazetesinde Tarık Yılmaz imzasıyla yayınlanan habere göre TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu), enflasyon hesaplamada kullanılan ürün-hizmet çeşidine (enflasyon sepeti) daha önce yer almayan şehirlerarası ve milletlerarası kalemleri de ekledi.
Merkez Bankasının ocak ve şubat ayları ile ilgili açıklamalarında yer alan mart ayı enflasyonunun Türk Telekom tarifelerindeki değişiklik (şehiriçi tarifelerde zam, şehirlerarası ve milletlerarasında indirim) nedeniyle yüksek çıkacağı beklentisi, mart sonunda tersine döndü. Bu durum şaşkınlık yartırken, hükümet yetkilileri ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından “hesabını yapamama” olarak adlandırıldı ama aslında Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) mart ayında haberleşme fiyatlarının alt kalemlerinde, kamuoyuna bilgi vermeden değişiklik yaptığı ortaya çıktı.
TÜİK, mart ayında tüketici fiyatlarını yükseltecek % 25 şehiriçi konuşma artışı yanısıra, fiyatları % 55 indirilen şehirlerarası ve milletlerarası ile % 13 indirilen sabit telefondan cep telefonununu arama ücretlerini de dahil etti. Önceden (ve sonradan) açıklanmadan yapılan bu değişikliğin, TÜİK’in, 2005 yılı başında yeni enflasyon serilerini açıklarken endeksi oluşturacak mal ve hizmet kalemlerinin her yıl değiştirileceği şeklindeki açıklamasına uygun olmadığı bildiriliyor.
Yeni seri endekslerin ilk açıklanmaya başladığı 2005’te TÜFE’yi 423 ürünle hesaplayan TÜİK, 2006’da 442 mal ve hizmet fiyatıyla enflasyonu belirlemeye başladı. 2007 için ise bu rakam 444’e çıktı. Kurum, 18 Ocak 2007’de yaptığı yazılı açıklamada, endeksteki değişiklikleri kamuoyuna duyururken “Güncellenmiş sepet ve ağırlık yapısına uygun olarak bu hesaplamalar Aralık 2007’ye kadar devam edecektir” demesine karşın, martta; şehirlerarası, milletlerarası ve sabit hattan cep telefonu görüşme ücretini de listeye ekledi. Böylece endeksteki mal ve hizmet sayısı 447’ye çıktı.
Fiyatların düştüğü üç kalem endekse dahil olunca TÜFE’yi 0.25-0.30 puan düzeyinde etkilemesi beklenen Türk Telekom’un fiyat ayarlamalarının etkisi sadece 0.04 puanda kaldı. Haberleşme alt kolunu oluşturan kalemlerden biri olan telefon ekipman fiyatlarının yüzde 5.4 düşmesi de haberleşme fiyatlarının (ekipman+posta ücretleri+telefon görüşmeleri) TÜFE’ye etkisini eksi 0.05 puan olması sonucunu doğurdu. Bir başka deyişle “Enflasyonu 0.3 puan düzeyinde yükseltir” denilen Türk Telekom fiyat ayarlamaları, enflasyonu yükseltmek bir yana düşmesini sağladı.
Ancak bu alt kalemlerde yine arttırılan “sabit ücret” kaleminin yer almadığı da görüldü. Bu yeni kalemlerle ilgili tartışılan diğer bir konu ise, bu kalemlerin ağırlıklarının ne olduğu şeklinde. Bu konuda henüz bir açıklama bulunmuyor.
Konuyla ilgili olarak Telkoder (Serbest Telekom İşleticileri Derneği) de bir basın açıklaması yayınladı. Açıklama şu şekilde :
Merkez Bankası da ertesi gün, aylardır yayınladığı raporların tam aksine, bu konuda yanıldığını ve TÜİK’ten gelen ani bilgilere göre telefon zammının yansımasının beklenenden az olduğunu açıkladı!
Burada bir yanlışlık olduğunu düşünerek, Türkiye İstatistik Kurumu’nun internet sitesinde yaptığımız kısa bir araştırma sonucunda ulaştığımız bulgularla diğer gelişmeleri bir araya getirdiğimizde, haberleşme grubundaki zamların enflasyonu olumsuz etkilemesinin önlenmesi (!) için önlemlerin üç ay önceden alınmaya başladığını anladık:
Türk Telekom Genel Müdürü, Mart ayından itibaren telefon tarifelerinin değiştirileceğini, Aralık ayında yaptığı bir basın toplantısı ile açıkladı.
Ocak 2007 başındaTÜİK, haberleşme grubunun enflasyon hesaplamasındaki ağırlığını 4.55’ten 4.41’e düşürdü.
Yine Ocak 2007 başında, haberleşme grubunun enflasyon hesaplamasına ilk defa,
telefon görüşmelerinde ancak %20 kadar payı olan şehirlerarası, milletlerarası ve sabit telefondan yapılan GSM arama fiyatları dahil edildi. (Türk Telekom, bu alanlarda önemli indirim yapacağını Aralık ayında açıklamıştı.)
Abonelerin faturalarında ortalama %30 ağırlığa sahip olan ve %27 zamlanan “Aylık Sabit Ücret” enflasyon hesaplamasına nedense dahil edilmiyor. Oysa, bu aylık ücret, konuşsanız da konuşmasanız da ödediğiniz bir ücrettir.
Enflasyon hesaplamasında ağırlıkların dikkate alınıp alınmadığı belli değil. Örneğin, vatandaşın faturasında %47 ağırlığa sahip olan şehiriçi telefon ücreti ile %2 ağırlığa sahip olan milletlerarası aynı tutuluyor olabilir.
Alınan bu kadar önleme (!) rağmen telefon hizmetleri alt grubunun endeksi yine de yüksek çıkmıştır. Haberleşme grubunda yer alan bir diğer alt grup olan telefon ekipmanı, yedek parçası ve onarımı endeksinin 5.4 puan düşmüş olması ise herhalde büyük bir rastlantıdır!
Binlerce kişi çalıştıran TÜİK ve Merkez Bankası, resmi olarak aylardır söyledikleri “Türk Telekom zamları Mart ayında enflasyona önemli artış getirecek” sözünü söylediklerinde de şimdi de aynı telefon tarifesine bakarak konuşmaktadırlar. Yani değişen hiçbir veri yok, ama görüşler değişmiş… TÜİK Merkez Bankası’nı, Merkez Bankası ise iç ve dış kamuoyunu yanıltmıştır. Gerçekte bir yanıltma var ve bu, “Enflasyona zam etkisi olmadı” şeklindeki son açıklamalardır.
Rakamlarla bu ölçüde organize ve pervasızca oynanması, herhalde ancak talimatla yapılacak bir usulsüzlüktür. Bu durumun, IMF’ye söz verilen enflasyon sınırı içinde kalabilmekle ve yeni Türk Telekom zammını düşük göstermekle ilgili olduğundan çok ciddi kuşku duyuyoruz.
Vatandaşın cebinden yılda 900 milyon YTL mertebelerinde fazla para çıkacağı hesaplanıyor, ama yine de enflasyon neredeyse hiç etkilenmeyecekmiş. Buna inanılabilir mi? Kendi hesaplarını 0.24’ten 0.04’e düşürerek, yani 6 kat düşürerek yapılan bu operasyon,TÜİK açısından tam bir skandaldır!
TELKODER – Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği
* 2003=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Endeksleri-ORTALAMA FİYATLAR (Türkiye) dokumanı ektedir.