Enflasyon Hesabındaki Kritik Soru: Türk Telekom İle Tüik Görüştü Mü? Çiğdem Toker / Hürriyet Ankara

BUGÜN, ekonomiyle biraz ilgilenen herkesin zihninde kuşku bulutları yaratan bir soruya yanıt arayacağız.

Telefon fiyatlarının, enflasyona etkisi tartışması geçen haftanın önemli gündem maddelerinden biriydi:

Çünkü TÜİK (Türkiye İstatistik Enstitüsü) enflasyon hesabında kullanılan haberleşme fiyat ağırlıklarını sessiz sedasız değiştirmişti.

Bu kadar kritik bir değişikliğin, duyurulmadan yapılması TÜİK’i ağır eleştirilerin hedefi haline getirdi.

TÜİK Başkanı Ömer Demir, güncel verileri dikkate almanın doğru olduğunu söyleyerek, yaptıklarını savundu.

Kısa sürede kapanacağa benzemeyen bu tartışmaya, kritik fakat gözden kaçan önemli bir ayrıntıyı not düşmemiz gerekiyor:

Tarih,6 Mart 2007. Yer: Ankara Radison Sas Oteli.

Paul Doany Başkanlığındaki Türk Telekom (TT) Yönetim Kurulu gazetecilerle bir sohbet toplantısında.

Doany sorumuz üzerine, Merkez Bankası’nın “Haberleşme fiyatlarındaki artış enflasyona yansıyacak” sözlerini eleştiriyor ve ekliyor: “O kadar indirim yaptığımız hizmet çeşidi var. Hiçbiri enflasyon sepetinde yer almıyor”

TT Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Metin Ercan da şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Merkez Bankası’nın haberleşme için kullandığı sepetin güncellenmesi gerekiyor. Ama bunun yıl ortasında yapılması doğru olmaz. Yenileme yapılacaksa 2008 başında yapılmasını umuyoruz”

Ardından şu kritik bilgiyi ekliyor:

“Yönetim Kurulu üyesi Emin Başer ile birlikte Merkez Bankası’nı ziyaret ederek hesaplama ve tarife verilerimizi anlattık. Aynı ziyareti TÜİK’e de yapacaktık. Ama rahatsızlandığım için gidemedik.”

TELEKOM İLE TÜİK GÖRÜŞTÜ MÜ:

Bu sözlerden bir önemli mesaj, bir de aynı önem derecesinde bir soru çıkıyor:

* Mesaj: TT yönetimi bile ne kadar şikayetçi olursa olsun, enflasyon hesabında kullanılan güncellemenin “yıl ortasında değil 2008 başına” olmasını bekliyor.

* Soru: TT yönetimi, Prof. Ercan’ın bu sözlerinden sonra TÜİK Başkanı Demir’i ziyaret etti mi?

Bu soruyu TÜİK Başkanı Demir’e yöneltiyoruz: “Hayır, kesinlikle görüşmedim. Böyle bir talep gelmedi. Bir de görüşseydim kimbilir neler derlerdi” diyor.

Peki talep gelse görüşür müydü? “Elbette. Benimle görüşmek isteyen bir kurumu neden reddedeyim. Ama görüşmedim” yanıtını veriyor.

TÜİK Başkanı Demir’e “Yıl ortasında böyle bir ağırlık değişikliği yapmanız ne kadar doğru oldu?” diye sorduğumuzda ise sitemli bir tonda şu karşılığı alıyoruz:

DEĞİŞİKLİĞİN MERKEZ’LE ÇAKIŞMASI TESADÜFTÜR:

Elimize 2006’nın en son verileri ulaşmışken, 2005’i kullanmanın doğru olduğunu kim savunabilir Allahaşkına? Bir Allahın kulu bana ’2005 verilerini kullanmalıydınız’ desin, ben bütün teknik bilgilerimi inkar etmeye hazırım. Buradaki sorun, Merkez Bankası’nın Mart ayında haberleşme fiyatlarının enflasyonu etkileyeceği yönündeki tesbitiyle, bizim değişikliğin süreç olarak örtüşmesinden kaynaklandı. Bu da tamamen bir tesadüftür.”

Kurumların güvenilirliği ve nesnelliği açısından, gelecekte benzer “tesadüfler” yaşanmasa iyi olmaz mı?