Adil Rekabet Ortamı İçin Yeni Adımlar Gerekiyor

Telekomünikasyon pazarını ayrı bölümler halinde ele alan TELKODER Genel Sekreteri Rıdvan Uğurlu, bu pazarı sabit telekomünikasyon pazarı ve genişbant Internet erişim pazarı olarak ikiye ayırdı. Türkiye telekom sektörünün sorunlarına değinen Uğurlu, şunları aktardı:

“Sabit telekomünikasyon pazarının bir bölümünün 17 Mayıs 2004 tarihinde rekabete açılarak Uzak Mesafe Telefon Hizmeti (UMTH) lisansları verildi. Lisans alan işletmeciler aradan geçen üç yıl içerisinde, birçok geciktirme ve engelleme ile karşılaştılar. Lisans alan 45 UMTH işletmecisinden 11 tanesi lisansını iptal ettirdi. Kalan 34 işletmecinin de sadece 17 tanesi, Türk Telekom ile arabağlantı sözleşmesi imzalayarak, kısmende olsa lisans aldıkları alanda faaliyet göstermeyi başarabildiler. Bir Türk Telekom yetkilisinin basında yer alan ifadesine göre; 2006 yılında Türk Telekom’un taşıdığı trafik miktarı 50,46 milyar dakika, GSM işletmecilerinin taşıdığı trafik miktarı 33 milyar dakika ve UMTH işletmecilerinin taşıdığı trafik miktarı ise 3,54 milyar dakika. Türk Telekom’un tüm tekel hakları 31.12.2003 tarihinde sona erdi. Aradan üç yıldan fazla süre geçmiş olmasına rağmen şehiriçi telefon hizmeti rekabete açılmadı. 2006 yılı toplam Türk Telekom trafiğinin yüzde 80’ini şehiriçi telefon görüşmelerinin oluşturduğu tahmin ediliyor. Sabit telekomünikasyon pazarının büyük bölümünü oluşturan şehiriçi telefon hizmeti, gerekçesiz olarak üç yıldır rekabete kapalı tutuluyor.
Buna rağmen Türk Telekom’un, UMTH işletmecilerini tarifeleri yoluyla piyasa dışına itmeye çalıştığı gözleniyor.”
UMTH lisanslarının verildiği tarihten bu yana Türk Telekom tarife değişikliklerine dikkat çeken Uğurlu, rekabete kapalı olan alanda şehiriçi telefon görüşme tarifesindeki yüzde 26 oranında artış kaydedilirken; rekabete açık olan alanda şehirlerarası telefon görüşme tarifesinde yüzde 68, milletlerarası telefon görüşme tarifesindeki yüzde 90 ve GSM arama ücret tarifesinde yüzde 47 indirim uygulandığını belirtti. Uğurlu, sabit telekomünikasyon pazarında rekabet engellerinin giderilmesi için; şehiriçi telefon hizmetlerinin rekabete açılması ve Türk Telekom arabağlantı ücretlerinin Avrupa Birliği ortalaması seviyesine düşürülmesi gerektiğini söyledi.
Sorunların çözümü sağlanmalı
Genişbant Internet erişim pazarının alt başlıklarını ADSL, kablo Internet, Wi-Max ve uydu erişimi olarak sıralayan Uğurlu, bu alanlarla ilgili sorunları ve çözümleri aktardı:
“ADSL alanında Türk Telekom-TTNet fiili tekel konumunda. 2005 yılında yürürlüğe giren Yerel Ağın Paylaşıma Açılması Tebliği hükümleri yerine getirilemedi. Ayrıca ADSL hizmeti sunumuna olanak veren veri akış erişimi yöntemi kullanılarak abone yapılmış bir tek kullanıcı dahi bulunmuyor. ADSL alanında rekabet engellerinin giderilmesi için; yerel ağın paylaşıma açılması gerçekleştirilmelidir. Diğer yandan işletmecilerin veri akış erişimi yöntemiyle ADSL hizmeti vermeleri sağlanmalıdır. ADSL’de olduğu gibi, kotalı veri akış erişimi tarifesi oluşturulmalıdır. Kablo Internet genişbant Internet erişimi için çok uygun olan bu alanda lisanslar 2006 yılında verildi ancak hukuki problemler yaratılarak, kullanılamaz hale getirildi. Ulaştırma Bakanı sorunun çözümü için girişimde bulunmazken Telekomünikasyon Kurumu da verdiği lisansların işlerliğini sağlayamadı. Bu alanda gelişme adil rekabet koşulları sağlanması için Ulaştırma Bakanlığı, yaratılmış olan hukuki problemlerin ortadan kaldırılması için girişimde bulunmalıdır. Wi-Max tüm dünyada hızla yaygınlaşıyor. Ancak bu sisteme ülkemizde gerekçesiz olarak izin verilmiyor. Bu noktada çözüm genişbant telsiz erişimi-Wi-Max lisansları en kısa sürede verilmelidir.”
Uydu erişimine bakıldığında 2005 yılında çıkarılan bir kanunla, kamu kuruluşlarının uydu hizmetlerini Türksat’tan alma zorunluluğu getirildiğini belirten Rıdvan Uğurlu, bu şekilde uydu hizmetleri pazarının yüzde 70’inin rekabete kapandığını kaydetti. Burada yaşanan sıkıntının giderilmesi için söz konusu kanun hükmünün kaldırılması gerektiğini ekledi.