Telekomünikasyon ve bilişim sektörleri, hayata geçirilen çeşitli düzenleme ve uygulamalarla hareketli bir yıl geçirirken, 2010’da da aynı beklentiye sahip.
Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, telekomünikasyon sektöründe 2009 yılında siyasi iradenin ve ilgili kurumların rekabeti artırma yönündeki çalışmalarının, 2008 yılındaki seviyesine ulaşmadığını belirterek, 2009 yılında ”en önemli gelişme” olarak 3G hizmetlerinin başlamasını saydı.
Yılın diğer önemli gelişmelerinden olan şehir içi görüşmelerin rekabete açılması ve Sabit Numara Taşınabilirliği uygulamasının, yasal olarak başladığını, ancak düzenleme eksiklikleri nedeniyle henüz uygulanamadığını anlatan Arıak, şunları kaydetti:
”Pazarın yüzde 88’i Türk Telekom’un hakimiyetinde bulunuyor. Bu firmanın sabit telefon alanındaki ciro büyüklüğü yaklaşık 5,4 milyar lira. Pazarda faaliyet gösteren alternatif işletmecilerin toplam pazar payı yüzde 12. Bu firmaların toplam ciro büyüklükleri ise 460 milyon lira civarında. Sabit telefon abone sayısı ve trafik hızlı ve kararlı bir şekilde azalıyor. Bu alanda Türk Telekom iş yapış şeklini ve alternatif işletmeciler ile işbirliği stratejisini gözden geçirmediği takdirde bu azalmanın 2010 yılında da devam edeceğini söyleyebiliriz.”
Arıak, 2009 başından bu yana sabit şebekeler üzerinden sunulan genişbant internet abone sayısının artmadığını, genişbant abone sayısının artması için Kablo TV şebekesinin özelleştirilmesi ve Türk Telekom’un alternatif işletmecilerle işbirliğini güçlendirmesi gerektiğini ifade ederek, bunlar yapılmadığı takdirde 2010 yılında gelişme görülmeyeceğini belirtti.
Bu tablonun, alternatif işletmecilerin yatırım yapmalarının önünde engel oluşturduğuna işaret eden Arıak, 2009 yılına bakıldığında, tam rekabetin sağlanamaması ve alternatif işletmecilerin beklentilerinin karşılanmaması nedeniyle telekomünikasyon sektöründe beklenen yatırımların gerçekleşmediğini söyledi.
Arıak, 2010 yılında sabit ve mobil arasında telefon ve internet erişimi rekabetinin artacağını, sabit ve mobil hizmetlerde yakınsamanın devam edeceğini vurgulayarak, rekabetin tam olarak sağlanabilmesi için şehir içi telefon görüşmelerinin ve sabit ücretlerin rekabete açılması, sabit numara taşınabilirliğinin başlatılması, işletmecilere Türk Telekom ile aynı alan kodları üzerinden numara tahsisinin başlaması, altyapı/hizmet ayırımının sağlanması gibi konularda ilerleme sağlanması gerektiğine işaret etti.
-REKABETİN GELİŞTİRİLMESİ-
Rekabetin geliştirilmesi ve sabit numara taşınabilirliği için gerekli olan ”Toptan Hat Kiralama” yönetmeliğinin en geç 2010’un ilk aylarında yürürlüğe girmesini, Wimax yetkilendirmesinin 2010 yılı içerisinde yapılmasını ve hızlı internet alanında rekabetin artmasını beklediklerinin altını çizen Arıak, abonelerin hizmet aldıkları işletmecilerini değiştirebilmelerine olanak sağlayacak düzenlemenin ve ”Fiber altyapıya geçiş için alternatif politika önerileri” gibi çalışmaların yılın ilk yarısında tamamlanmasının beklendiğini kaydetti.
Nokia Türkiye Genel Müdürü Conor Pierce ise, 2010 yılında cihaz pazarında, küresel mobil cihaz pazar hacminin bir yılda yüzde 10 artacağını tahmin ettiklerini ve akıllı telefon hacminde yüksek büyüme beklediklerini ifade etti.
Pierce, 2009 yılında 3G’ye geçen Türkiye’de akıllı telefon pazarının büyüdüğünü gözlemlediklerini ve bu büyümenin 2010’da da süreceğini belirterek, tüketici tarafında 3G uyumlu telefonlara talebin artığını kaydetti.
Akıllı telefonlara sahip olmanın ve daha fazla hız sağlayan 3G teknolojisini kullanma eğiliminin, mobil e-posta, navigasyon ve oyunlar gibi mobil servislerin kullanımını artırdığına işaret eden Pierce, 3G evriminin, pazarın gelişmesi açısından kritik nokta olduğunu, böylece ortalama satış fiyatının yükseldiğini ve geleceğin mobil servisleri için temel oluşturduğunu söyledi.
-”GEREKLİ UYGULAMALARIN BAŞLAMASIYLA, BEKLENEN REKABETÇİ ORTAM OLUŞABİLİR”-
TurkNet Murahhas Üyesi ve Genel Müdürü Cem Çelebiler, 2009 yılında telekomünikasyon sektöründe rekabeti artıracağı umut edilen bazı gelişmeler yaşandığını dile getirerek, tarife kısıtlaması, toptan hat kiralama hizmetlerinin başlatılmaması, alternatif işletmecilere farklı alan kodu uygulaması gibi çeşitli engeller nedeniyle sabit hatta numara taşınabilirliğinin, tam anlamıyla uygulanmaya başlamadığını belirtti.
Çelebiler, 2010 yılında gerekli düzenlemelerin gerçekleşmesi ve uygulamaların başlamasıyla birlikte beklenen rekabetçi ortamın oluşabileceğine dikkati çekerek, ”Öncelikli olarak Yalın ADSL ve Toptan Hat Kiralama düzenlemelerinin devreye girmesini bekliyoruz. Ayrıca, tüketicilerin sabit telefon hizmeti ve numarası için diledikleri operatörleri seçmelerine de imkan tanınması gerekiyor. ADSL konusundaki operatör geçiş prosedürünün tamamlanmasıyla da ADSL abonelerine seçme özgürlüğü tanınması bekleniyor” dedi.
Alcatel-Lucent Teletaş Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kançal, 3G ve numara taşınabilirliği konularının gündemde olmasının, 2009 yılında dünyayı etkisi altına alan ekonomik krizin Türkiye’deki etkilerini yumuşattığını, bu nedenle sektörde beklenenin aksine yavaşlama değil, artan hareketlilik yaşandığını söyledi.
Telekomünikasyon sektörünün geleceğine olumlu ve iyimser baktıklarını ifade eden Kançal, 2010 yılında IP dönüşüm projelerinin başlayıp gelişeceğini öngördüklerini, daha fazla kablolu ve kablosuz genişbant projesinin hayata geçirilmesiyle birlikte aktarım kapasitesinin artırılması konusunda önemli gelişmeler yaşanmasını beklediklerini anlattı.
-2009’UN YILDIZI ”MOBİL ÜRÜNLER KULLANAN BİREYSEL TÜKETİCİ”-
Index Grup Üst Yöneticisi (CEO) Erol Bilecik, bilişim sektöründeki toplam talepte, finans sektörü başta olmak üzere büyük özel şirketlerin ve devletin talebinin uzun yıllar öncü olduğu gözlemlendiğini ancak, son 2 yılda, ”bireysel tüketici” kesiminin en büyük talebi oluşturduğunu belirtti.
Bu gelişimde, devletin KDV oranlarını yüzde 18’den yüzde 8’e indirip tüketiciye maliyet indirimi sağlaması ve 3G’nin uygulanmaya başlanmasıyla telekom şirketlerinin mobil ürünlerde yaptıkları kampanyaların önemli rol üstlendiğini kaydeden Bilecik, şöyle devam etti:
”Bu gelişim, gerek yerli gerekse uluslararası elektronik perakende zincirlerinin ülkemize büyük yatırımlar yaparak faaliyet göstermeye başlamasıyla doğru orantılı olmuştur. Büyük gıda zincirlerini ve alternatif kanallar olarak yorumlanan ev-çeyiz mağazalarını bilişim ürünlerinin aktif perakende zincir satıcıları olarak görmemiz, bireysel tüketimin daha hızlı boyutlarda artmasını sağlamıştır. Böylece, 2009 yılının yıldızını sektörde ‘mobil ürünler kullanan bireysel tüketici’ olarak adlandırmış olduk. Bireysel tüketimin yarattığı iş hacmi, sektörün toplamında yüzde 30’un üzerine çıkmıştır. Bu kesimi, sırasıyla özel sektör kurumsal müşteri grubu, sonrasında devlet, üçüncü grup olarak finans sektörü ve en küçük paya sahip olarak da KOBİ müşteri grubu izlemektedir.”
Bilecik, BT sektöründe 2009 yılında muhtelif kulvarlara bakıldığında, ürün gruplarında notebook ve netbook’un ilk sırada geldiğini, sektörde 2009’da, önceki yıla göre yüzde 3-4 civarında büyüme gerçekleştirdiğini kaydetti.
-”E-DEVLET HİZMETLERİNİ KULLANABİLMEK İÇİN BT KULLANIMINA DAHA FAZLA ÖZEN GÖSTERİLECEK”-
Türkiye’nin ”sağlam” ve ”sağlıklı” finans sektörünün ticarette kaldıraç görevini üstlenmesiyle 2010’un ikinci yarısı itibariyle, ülkenin bulunduğu bölgede farklı atak gerçekleştireceğine inandıklarını ifade eden Bilecik, bilişim sektörünün de atağa en hazır sektörlerin başında olacağını söyledi.
Bilecik, 2010 yılına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
”Çünkü, sektör 2009 sonunda pozitif büyümeyle kapatacağı bir yılı geride bırakacak. Ve moraller artan yönde olarak başlayacak. Perakende zincirlerinin ve telekom şirketlerinin bireysel müşteriler başta olmak üzere toplam BT pazarında en büyük kaldıraç olacakları aşikardır. Devletin BT yatırımlarına hız kesmeden devam edeceği bir yıl olacağını görüyoruz. Zira atak, şeffaf, hızlı ve kesintisiz hizmet veren bir e-devlete sahip Türkiye’nin ülkelerarası rekabette de çok farklı bir konumda olacağı kesin. Dolayısıyla, e-devlet hizmetlerini kullanabilmek için ülke insanımızın BT kullanımına daha fazla özen göstereceğine ve böylece daha kaliteli bir yaşam şekline kavuşacağına inanıyoruz. Bu gelişmelerin BT sektöründe çok daha farklı ve pozitif bir resmin ortaya çıkmasını sağlayacağı aşikardır. Sonuç olarak, BT sektörünün 2010 yılında iki haneli büyüme rakamlarına yaklaşabileceği bir yıl olacağına inanıyoruz.”
E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun ise BDDK’nın internet uygulamalarında 2010 yılı başı itibariyle sadece şifre ve parolaya izin vermemesinin, birçok bankayı ek bir güvenlik uygulamasına geçmeye yönelttiğine işaret ederek, ”Ancak yine de pek çok bankanın daha uzun dönemli bir öngörü ile mobil imza uygulamasını desteklemekte çok da etkin olmadığını gözlemliyoruz” dedi.
Elektronik imza kullanımının şirketler bazında giderek yaygınlaştığını belirten Orhun, gelişmeler ışığında 2010 yılının elektronik ve mobil imza uygulamaları açısından oldukça parlak geçeceğine inandıklarını ifade etti.
Orhun, Kamu İhale Kurumunun Elektronik Kamu Alımları Platformu (EKAP) kapsamında elektronik ihale uygulamasını hayata geçirmesinin, EPDK’nin petrol piyasasındaki bildirimleri elektronik imzalı olarak almasının beklendiğini, birçok kamu ve özel sektör uygulamasının da 2010 yılında faaliyete geçmesi hedeflendiğini kaydetti.
-”BİLGİ SİSTEMLERİNE PLANLANANDAN DAHA FAZLA YATIRIM GEREKECEK”-
Senkron Genel Müdürü Erdal Özkan, 2009’da birçok işletmenin stratejilerini tekrar belirlemek zorunda kaldığını vurgulayarak, ”Söz konusu durum, işletmelerin bilgi teknolojilerine bakış açılarını değiştirdi ve bilgi teknolojilerinin işletme için ne denli önemli olduğunu ortaya koydu. Büyüme stratejilerinin askıya alınıp, birinci derecede faaliyet tutarlılığı ve mevcut pozisyonu koruma yılı olarak anılan 2009, özellikle bilişim teknolojilerine yatırım yapan işletmeler için revizyon dönemi anlamını taşıdı” şeklinde konuştu.
Özkan, 2010’da piyasa ekonomisi bazı gelişmelere gebe göründüğüne değinerek, ekonomik konjonktürün, birçok önlemi içinde barındıran bir yıl yaşanacağının habercisi olduğunu, özellikle işletmelerin karlılıklarını kontrol altına almak adına, bilgi sistemlerine planlanandan daha fazla yatırım yapmaları gerektiği dönem olacağını söyledi.