Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği’nin (TELKODER) Danıştay’da açtığı davada, haberleşme mahremiyetinin korunması açısından çok değerli bir yürütmeyi durdurma kararı alındı. Geçen yıl BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) tarafından alınan bir karar, tüm telefon konuşmalarının TİB’e gönderilmesini gerektiriyordu. TELKODER’in açtığı dava sonunda Danıştay, bu kararın yürütmesini durdurdu ve sadece mahkemelerin izin verdiği telefonların TİB’e gitmesi için yolu açtı.
TELKODER Başkanı Yusuf Ata Arıak, alınan bu kararın haberleşme güvenliği ve mahremiyetin korunması açısından çok değerli olduğunu belirtti. Arıak’a göre bu karar, telefon işletmecilerine büyük külfet getiren gereksiz harcamaları da önleyecek. Arıak şu açıklamayı yaptı:
“Geçen yıl alınan bir kararla, sabit telefon hizmetleri sunan işletmecilerden tüm telefon trafiklerini TİB’e göndermeleri istenmişti. Bu durum işletmecilerin büyük mali külfetlerle karşılaşması anlamına geliyordu. Öte yandan vatandaşların mahremiyetleri ve haberleşme özgürlükleri de güvenceye alınmalıydı. Mahkeme kararlarıyla yasal olarak dinlenebilecek insan sayısı, hiçbir zaman binde biri bile geçmezken, tüm konuşmaların bir noktaya toplanmasını doğru bulmadık. Konuyu her iki açıdan değerlendirerek Danıştay’a başvurduk. Danıştay, önemli bir karar alarak bu uygulamanın yürütmesini durdurdu. Alınan karar, tüm telefon trafiğinin TİB üzerinden geçirilmesinin önüne geçiyor. Böylece milyonlarca kişinin görüşme bilgileri risk yaratacak ve savunmasız halde kaydedilmeyecektir. Geçen yıl bu kararı alan BTK, yapılan eleştirilere karşı yaptığı 13.10.2013 tarihli açıklamada söz konusu kararın “….yetkili ve görevli birimlerce mahkeme kararıyla belirli numaralara ilişkin dinleme yapılması sırasında karşılaşılan teknik sorunların giderilmesini sağlamak amacıyla….” alındığını belirtmişti. O tarihten sonra TELKODER, Sayın BTK Başkanı’nın desteğiyle TİB yöneticileriyle yaptığı toplantılardan sonra hem BTK’nın açıklamasında yer alan teknik güçlükleri ortadan kaldıran, hem gereksiz yatırımları önleyen hem de mahremiyeti sağlayan bir çözüm oluşturdu ve ilgililere bu çözümü anlattı. Bu çözüm, tüm telefon trafiği yerine sadece mahkemelerce izin verilen kişilerin teknik takibini sağlamakta.”