Arıak : ‘Ülkemizde Fiber Erişim Yaygınlık Oranı % 3’ün Altında – 2

Telkoder Başkanı Yusuf Ata Arıak : “Mevcut durumda ; 267.000 Fiber internet abonesi var ve bunlar yeterli hızda artmamakta. Türk Telekom’un 150.000 km, GSM ve iştiraklerinin 32.500 km, alternatif işletmecilerin 500 km olmak üzere toplamda 183.000 km fiber şebekesi bulunmakta ve bu Türkiye için yeterli değil. Alternatif işletmecilerin toplam içindeki payı yok denecek kadar az. Yatırım yapmak isteyen şirketler gerekli ortam sağlanamadığından yatırım yapamıyorlar. ”

Söyleşinin İlk bölümünü Arıak : ‘Her Eve, Herkese Çok Hızlı İnternet’ ile Geleceğe Yapmamız Gereken Yatırımı Konuştuk – 1 başlığı altında okuyabilirsiniz.

Geçtiğimiz günlerde İzmir’de gerçekleştirilen “Fiber İnternet” temalı konferans sonrasında Serbest Telekom Operatörleri Derneği Telkoder’in başkanı Yusuf Ata Arıak ile konuştuk :

turk.internet.com : Fiber internet konusunda bugün ülkemizin geldigi nokta nedir ve sorunlar nelerdir?

Yusuf Ata Arıak : Bugün, çok büyük bir sabit altyapıyı çok düşük kapasite ile kullanıyoruz. Öte yandan, yurdumuzun her yanına çok hızlı fiber kablolarla ulaşmak diye bir hedefimiz var ve bu hedef hayatidir. Bu hedefe ulaşabilmek için, zaman uygundur, doğru politika ve uygulama gerekiyor. Eski tecrübemizden ve başkalarının tecrübelerinden ders almamız ve mutlaka başarmamız gerekiyor. Ama amacın gerçekleşmesi çok kolay değil ve hedefe ulaşmada zorluklar bulunuyor, gecikmeler yaşanıyor.

Öncelikle Türkiye’nin Fiber Erişim şebeke yaygınlığı açısından yeterli bir yerde olmadığını söyleyebiliriz. Bugün ülkemizdeki Fiber erişim yaygınlık oranı %3’ün altında.

Dünya’daki mevcut durum ele alındığında ;

Fiber şebeke yaygınlığında Uzak Doğu ülkelerinin daha başarılı olduğu,
Avrupa’da amaçlanan fiber şebeke yaygınlığının henüz sağlanamadığı,
Avrupa’daki durumun ana sebebinin AB ülkelerinin koşullarının ve durumlarının birbirlerinden farklı olmasından kaynaklandığını
görüyoruz.

Bu çerçevede fiber şebekelerin yaygın ve hızlı olarak tesis edilmesi için her ülkenin kendi çözümünü ve yatırım modelini oluşturması ve uygulaması gerektiğini söyleyebiliriz.

Peki Türkiye olarak ne yapmalıyız ? Bu soruya cevap ararken öncelikle mevcut durumumuzu kısaca özetlemek, temel sorunlarımızı sıralamamız gerekiyor.

Mevcut durumda ;

267.000 Fiber internet abonesi var ve bunlar yeterli hızda artmamakta.
Türk Telekom’un 150.000 km, GSM ve iştiraklerinin 32.500 km, alternatif işletmecilerin 500 km olmak üzere toplamda 183.000 km fiber şebekesi bulunmakta ve bu Türkiye için yeterli değil. Alternatif işletmecilerin toplam içindeki payı yok denecek kadar az.
Yatırım yapmak isteyen şirketler gerekli ortam sağlanamadığından yatırım yapamıyorlar.
Fiberin hızlı ve ülke çapında yaygın olarak tesis edilmesi amacının gerçekleşebilmesi için önce sorunlarımızı doğru tespit etmeliyiz.

1. Tesbitimiz : Türk Telekom şebekesinde yer alan kanal, göz ve fiber paylaşıma açık değil:

Düzenleme eksikliği ve Türk Telekom’un paylaşımdaki isteksizliği sonucunda uygulamada mevcut milli altyapıdaki kanal, göz ve dark fiber’inin diğer işletmeciler tarafından bedeli karşılığında kullanılması mümkün olmuyor. Diğer bir deyiş ile diğer işletmecilerin kendi altyapılarını kurabilmeleri için, tüm işletmecilere yetecek kadar yer olmasına rağmen, mevcut kanal ve gözler diğer işletmecilerin fiberlerini geçirmeleri için kullanılamıyor. Bunun sonucunda fiber altyapı tesis etmek isteyen işletmeciler mecburen yeni kazı yapmak zorunda kalıyorlar. Bu da hem zaman hem de kaynak israfına yol açıyor. Bu durum GSM işletmecilerinin aynı yerde 3 ayrı kule kurması ile aynı durumdur. Kule sorununu çözen BTK, altyapı paylaşımı sorununu da çözmelidir.

2. Tesbitimiz: Fiber erişim’in Pazar analizlerine dahil edilmesi ve EPG’ye sahip işletmecilere yükümlülük getirilmesi hususudur:

BTK’nın 27 Eylül 2011 tarihli Kurul kararı ile Fiber erişim hizmetleri BTK düzenlemeleri dışında tutuldu. Yani, alınan bu karar ile fiber erişim hizmetleri BTK’nın düzenlemelerine belirli bir süre geçene veya orana ulaşana kadar tabi olmayacak, hakim konumda olan işletmecinin rekabet ihlallerine yol açmaması için gerekli olan yükümlülükler getirilmeyecek, bu işletmeci hizmeti istediği miktarda ve şartlarda sunabilecek.

Bu şu anlama geliyor, Türk Telekom veya bir başkası fiber yatırımı yaptığı takdirde tüm düzenlemelerden ve yükümlülüklerden muaf olacak. Kurduğu yeni şebekeyi diğer işletmecilerle paylaşmak zorunda olmayacak, vereceği hizmeti istediği şartlarla ve fiyatlarla sunabilecek. Bu durum rekabetin gelişmesini engelleyecek.

3. Tesbitimiz : İşletmecilerin Geçiş hakkından yararlanamıyorlar:

Bir işletmecinin kendi şebekesini (fiber kablo, kanal, göz,..) kurabilmesi için kamu/özel mülkiyete sahip arazilerden geçebilmesi ve kazı yapma izninin verilmiş olması gerekiyor. Bu izne genel olarak “geçiş hakkı” deniliyor.

Düzenlemelerdeki bağlayıcı hükümlerin eksikliği ve yerel yönetimlerin engellemeleri sonucunda işletmeciler Geçiş Hakkını kullanamaz, fiber şebeke tesisi için kazı yapamaz haldeler. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere birçok belediye Geçiş Hakkının kullanılmasına ve kazı yapılmasına uzun süredir izin vermiyor, bunu kendilerine bir gelir kapısı olarak görmeye devam ediyorlar ve ayırımcılık yapıyorlar.

Geçiş hakları için belirlenen kurallar Türk Telekom dahil olmak üzere tüm taraflar açısından çok açık, net ve eşit olmalı. Türk Telekom’un Geçiş hakkı konusunda bir imtiyazı olmamalı, diğer altyapı işletmecileri ile aynı bedel ve şartlarla bu hakkı kullanmalıdır.

Sayın Bakan Binali Yıldırım şu sözlerle bu durumu özetliyor; “Buna bir tertip ve düzen getireceğiz. Geçiş hakları tamamen tek merkezden idare edilecek. Bunlara gerekirse tarife konulacak. Hak eden kurum buradan payını alacak. Bu söylediklerim yerel ve merkezi idare için. Özeller için de kurallar geçerli. Alt yapıdan ticaret olmaz. Alt yapıyı yaparken ticaret mantığından çıkmalıyız.”

Yukarıdaki ifadeye uygun olarak, Geçiş Haklarının verilmesi yetkisi 1 Kasım 2011 tarihinde Bakanlığa geçti.

Sonuç olarak; işletmeciler bu güne kadar fiber şebeke tesis etmek için Geçiş Hakkını istedikleri gibi kullanamadılar ve yeterli kazı yapamadılar. Fiber şebekelerin hızla yaygınlaşabilmesi için Bakanlığın Geçiş Haklarının verilmesine ilişkin ikincil düzenlemeleri ve tarifeleri en kısa sürede yayınlaması ve geçiş hakkı kurallarının yerleşik operatör için de geçerli olmak üzere tüm taraflar açısından çok açık, net ve eşit olarak belirlemesi gerekiyor.

4. Tesbitimiz : Bakır şebekeden elde edilen gelirlerin yüksekliği konusudur:

Avrupa ülkelerinde de hemfikir olunduğu üzere, geleneksel bakır şebekeler üzerinden sağlanan hizmetlerin (ses, ADSL) ücretlerinin yüksek olması nedeniyle bakır şebekeye sahip olan yerleşik işletmeciler bakır şebeke üzerinden daha kolay ve fazla kar elde ediyorlar. Bu nedenle yerleşik işletmeciler fibere yatırım yapmak yerine bakır şebeke üzerinden hizmet sunmaya devam etmek istiyorlar. Böylelikle, tüketiciye daha hızlı ve kaliteli hizmet sunulmasına olanak veren fiber şebekelerin kurulması gecikiyor.

Bakır şebekeden sağlanan perakende hizmetlerin ücretlerinin yüksekliği, tüketicinin daha az kaliteli bir hizmete daha fazla ücret ödemesi anlamına geliyor. Öte yandan, bakır şebekeden sağlanan toptan ücretlerin yüksekliği alternatif işletmecilerin maliyetlerini yükseltiyor ve alternatif işletmeciler de yatırım yapamıyor.

Öte yandan yerleşik operatörün bakır şebeke üzerinden sağladığı hizmetlerin toptan ücretleri maliyet esasına göre belirlenmiyor. Bunun en belirgin örneği olarak yerleşik operatörün sürekli kampanya yapar durumda olmasını gösterebiliriz.

Bu nedenle fiber altyapı kurulumu sürecinde öncelikle yerleşik işletmeci fibere yatırım yapmayı ve bakırdan fibere geçmeyi taahhüt etmeli. Yerleşik işletmecinin fiber yatırımları için makul bir süre belirlenmeli ve bu süre içerisinde de bakır şebeke üzerinden sağlanan hizmetlerin fiyatları düşürülmeli. Bu durumun hem yerleşik işletmecinin hem de alternatif işletmecilerin fibere yatırım yapmasını teşvik edeceğini düşünüyoruz.

turk.internet.com : Fiberin hızlı ve ülke çapında yaygın olarak tesis edilmesi için peki neler yapmalı?

Yusuf Ata Arıak :

Türk Telekom’un şebekesinde yer alan kanal, göz, dark fiber ve kıllardan diğer tüm işletmeciler makul ücret karşılığında yararlanabilmeli
Fiber erişim BTK düzenlemelerine tabi olmalı
Fiber kurulumu yapılabilmesi için geçiş hakkından tüm işletmeciler kolaylıkla ve makul ücretlerle yararlanabilmeli
Bakır şebekeden elde edilen yüksek gelirlerin fiberin tesis edilmesini geciktirici etkisine dikkat edilmeli
Karlılığın yüksek olmadığı bölgelerde fiber altyapı yatırımlarının yapılması devlet tarafından teşvik edilmeli
Bunlar yapılırsa; Yatırım yapmaya hazır ve istekli operatörler yatırım yapar. Tam rekabet ortamı sağlanır. İstihdam artar, innovasyon, yerli teknoloji yatırımı ve know how artar. Fiber ülke çapında hızla yaygınlaşır, herkes kazanır.