Capital Dergisi – Nisan 2020

2019 Yılı Türkiye’de telekomünikasyon sektörü açısından nasıl bir yıl olarak geride kaldı? Sektörün toplam büyüklüğü nereye ulaştı?

Elektronik Haberleşme Sektörü Gelirleri, 2003 yılında 14,98 Milyar TL iken 2018 yılsonu itibariyle 59,03 Milyar TL olarak belirlendi. 2019 yılsonu rakamları henüz açıklanmadı ama yaklaşık olarak 65 Milyar TL olmasını bekliyoruz.

Sektördeki reel büyümenin gözler önüne serilmesini amaçlayarak, sektör büyüklüğü üzerindeki enflasyon etkisi ortadan kaldırıldığında, 2003 yılında 15 Milyar TL olan gelirlerin 2018 yılı sonunda 15 Milyar TL’de kaldığını görüyoruz. 2019 yılı sonunda da gelirlerin 15,5 Milyar TL olmasını bekliyoruz. Bu rakamlara bakıldığında elektronik haberleşme sektörünün 2003 yılından bu yana büyümediğini görüyoruz.

Sektör 2019’da ihracatta nasıl sonuçlar elde etti?

Bu konuya ilişkin en son yayımlanan veri, TÜBİSAD Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2018 Yılı Pazar Verileri raporudur. Bilişim ve Telekomünikasyon sektörü, özellikle bazı alanlarda bir birinden ayrılmayacak şekilde iç içe geçmiştir. Bu nedenle, sadece telekomünikasyon sektörüne ait değil, Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) Sektörüne ait bazı ihracat bilgilerini ve kırılımlarının paylaşmak yerinden olacaktır.  Kategorilere göre BİT İhracatı; Bilgi Teknolojileri Donanım 73 milyon $, Bilgi Teknolojileri Yazılım 773 milyon $, Bilgi Teknolojileri Hizmet 66 milyon $, İletişim Teknolojileri Donanım 110 milyon $’dır. Telekomünikasyon ile doğrudan ve dolaylı olarak nitelendirilebilecek iki sektör bulunduğu görülmektedir. Bunlar, BT Hizmet ve BT Yazılım sektörleridir. İki sektörün 2018 yılı ihracat miktarı toplam 839 Milyon TL’dir. BİT ihracatının yapıldığı bölgeler ait oranlar; Güney Amerika %2, Kuzey Amerika %4, Asya Pasifik %4, Orta Doğu ve Afrika %8, AB Dışı Avrupa Ülkeleri %5, AB %77’dir.

2020 yılına dair sektöre bakışınızı ve öngörülerinizi paylaşabilir misiniz?

2020 yılının ilk üç aylık dönemi dünya genelinde başta ekonomik sıkıntılar olmak üzere birçok sektörü etkileyecek çeşitli durumlar yaşandı/yaşanıyor. Bu noktada, 2020 yılında yaşanan üzücü olaylar (deprem, çığ, salgın) iletişim altyapısının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. İletişim altyapısı sağlam olmayan bir ülkenin hem sosyal hem ekonomik açıdan ayakta kalabilmesi zor görünüyor. Bu nedenle, 2020 yılının ülkemizde iletişim altyapısının, fiber altyapısının yaygın olarak tesisi için engellerin kaldırıldığı bir yıl olmasını diliyoruz.

5G ile birlikte sektörde neler değişecek? 5G ile nasıl bir rekabet, iş ortamı beklentiniz var?

Telekomünikasyon sektörünün ilgisi veya ilişkisi olmayan bir sektör düşünülemez. Hatta şöyle ifade edebiliriz, telekomünikasyon sektörünün sunduğu hizmetleri kullanmadan hiçbir sektör işini sürdüremez. Telekomünikasyon sektöründe olacak herhangi bir değişiklik bütün sektörlerin iş yapış şeklini ve gelirlerini doğrudan ilgilendirmektedir.

Bu nedenle 5G’yi yeni bir fırsat olarak görüp bunun getirilerinden tam anlamıyla faydalanılması gerekiyor. Örnek olarak, artık alternatif işletmeciler tarafından Sanal Mobil Şebeke Hizmetinin (SMŞH) gerçek manada sunulmaya başlanması gerekiyor. Bunun için 5G ihalesinde GSM işletmecilerine gerekli zorunluluklar getirilmelidir. Dünya 2019 yılında 66 milyar $ büyüklüğünde bir SMŞH pazarına sahiptir. Ülkemizde SMŞH Pazar büyüklüğü sıfırdır. Ülke olarak telekomünikasyon sektörü pazarımızı büyütecek yönde adımlar atılmasını bekliyoruz.

2020 aksiyon planınızın ajandanızın en önemli maddeleri hakkında neler söylersiniz?

2020 yılı önceliklerimiz;

  • Fiber altyapının rekabetçi bir ortamda hızlı ve yaygın olarak tüm Türkiye’de tesis edilmesi
  • Pazarda etkin rekabetin sağlanması
  • Telekomünikasyon alanında yerli ve yabancı yatırımlarının arttırılması
  • Telekomünikasyon alanında hizmet çeşitliliğinin ve kalitenin arttırılması
  • Tüketicilerin uygun fiyatlarla hizmet almasının sağlanması
  • Mevzuat ve düzenlemelerin etkin olarak uygulanmasının sağlanması

2020’de sektörünüzde gündemindeki en önemli meseleler neler? Siz neler yapıyor ve öneriyorsunuz? TELKODER olarak telekomünikasyon sektörünün geleceğine ve Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğuna dair en önemli hedefleriniz neler?

  • Fiber altyapının geliştirilmesine yönelik çalışmalar yürütülmesi ve Belediyeler ile işbirliklerinin geliştirilmesi
  • Sanal Mobil Şebeke Hizmeti (SMŞH)’nin hayata geçirilmesi için gerekli çalışmaların yürütülmesi
  • İnternet Tabanlı Hizmetler olarak adlandırılan OTT’ler konusunda, yerli işletmecilerin bugüne kadar karşı karşıya kaldığı kısıtlamaların kaldırılmasına yönelik çalışmaların yapılması
  • Veri Merkezi ve İnternet Değişim Noktaları konularında ihtiyaç duyulan adımların atılmasına yönelik çalışmalar yürütülmesi

2020 ve sonrasına dair en önemli beklentileriniz neler? Pazar büyüklüğü ve önemli gelişme tahminlerinizi rica ediyoruz.

2020 yılında, mevcut yaklaşımın devam etmesi ve sektörde radikal adımların atılmaması durumunda, enflasyondan arındırılmış sektör gelirlerinde önemli bir artış beklemiyoruz. Ancak sektörümüzün dinamik ve potansiyeli yüksek bir sektör olduğunu düşünüyoruz, aşağıda yer alan adımların atılması durumunda sektörde gözle görülür ölçüde bir büyümenin de sağlanabileceğine inanıyoruz. Bu noktada, sektördeki tüm oyuncuların işbirliğine, siyasi kararlılığa ve ilgili kurumların teşviklerine ihtiyaç bulunuyor.

  • Sektörde rekabet geliştirilmeli, alternatif işletmecilerin güçlenmesi için uygun ortam yaratılmalıdır.
  • Türkiye genelinde ve hiçbir beyaz alanı sınırlandırması olmadan, Veri Merkezlerine verilecek destek ve teşviklerle ülkemize ait verilerin ülkemizde kalması sağlanmalıdır.
  • Bütün işletmecilerin bağlandığı birden fazla İnternet Değişim Noktası kurulmalıdır,
  • Kamu hizmet alımlarında, Uydu Haberleşme Hizmetlerine bir engel getirilmemeli, Uygun görülen hizmetlerin ihalelerine yerli ve millî özel şirketlerin de girmesine imkân tanınmalıdır,
  • 24 Mayıs 2018 tarihinde Telkoder, Türk Telekom, Turkcell, Vodafone ve Türksat tarafından imzalanan “Altyapı Paylaşımı Protokolü” konusunda atılım yapması ve Altyapı Paylaşımı Protokolünden hızla sonuç alınabilmesi için ciddi takip ve siyasi sahiplenme gerekmektedir.