Rakiplerine Fiber Yatırım İçin İzin Verme Yetkisi Verilen Türk Telekom, Diğer Firmaların Fiber’ini Eleştiriyor

Rakiplerine fiber yatırım için izin vermek yetkisini elinde tutan Türk Telekom, fiber yatırımların eksik olduğunu ve bu nedenle rakiplerinin endişe içinde olduğunu iddia ediyor. Rekabet nedeniyle fiber yatırımlar konusunda bazı engeller koymak bir şey ama yanıltmalı mesaj vermek başka bir şey. Bu düzeyde bir firma için uzun vadede sıkıntı yaratacak bir söylem olduğunu düşünüyoruz. Çünkü Afrika ülkesi Gana ile karşılaştırdık; “geri kalmış ülkeler” sınıfıındaki bu ülke, kıyaslarsak bizim ülkemizin 6 katımız fiber bağlantıya sahipler.

Türk Telekom Genel Müdürü Rami Aslan’ın “fibere yatırım yapmayanların panik yaşadığı” şeklindeki açıklamasını üzüntüyle okudum. Çünkü bir yandan ülkemin fiber yatırımlarının düşük olduğunu –aşağıdaki Gana rakamlarına bakın– bilinirken, bir yandan bu kadar büyük bir firmanın daha etik davranması gerekmez mi?

Defalarca yazıp, çizdiğimiz üzere, tam 5 yıldır İstanbul Belediyesi fiber yatırım yapmak isteyen firmalara “kazı izni” vermiyor[1].Yetmezmiş gibi, Türk Telekom’a geçen yıl yani 2014 yılında Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından alınan bir kararla, fiber yatırım yapacak olan rakiplerinin bu yatırımlarına izin verme yetkisi/hakkı verildi[2].

Yetmezmiş gibi diyoruz çünkü; bu yetkiyi alan Türk Telekom’un rakiplerine izin vermediği ya da geciktirdiği iddiaları var[3]. İlaveten de Türk Telekom’un rakiplerine uyguladığı fiyatlar şikayet ediliyor[4] ve bunların 40-50 kat pahalı olduğu iddiası mevcut.

Ama Türk Telekom şimdi bu sözleri söylüyor. Bizden hatırlatması; bu tür söylemler tartışılıyor ve firmaya olan güveni kaybettiriyor. Çünkü insanlar fiber almak istiyor ve alamıyor. Oysa Türkiye’nin 175 yılda kurduğu altyapının işletilme imtiyazı, özelleştirme sırasında 2026 yılına kadar Türk Telekom’a verildi. Bu arada bu altyapıyı sadece işletmek değil, büyütmek de görevleri arasında. Giderek, diğer firmaların ya da başka deyişle Türkiye’nin yatırımlarını engelleme hakkını bu firmaya kim veriyor?

Türk Telekom fiber konusunda yatırım yapmak yerine algı oluşturmaya çalıştığı yani yanıltıcı ifadeler verdiği iddiaları daha önce de vardı[3][5]. Rekabet nedeniyle yatırım yapmamak başka bir olay ama algı oluşturma amaçlı ifadeler kullanmak daha başka bir olay. Bu kadar büyük bireysel müşterisi olan firmaların, halkla ilişkiler açısından “söyleme” daha çok dikkat edilmesi gerekirdi. Bu tür söylemler, Türk Telekom’u haklı ya da başarılı hale geçirmiyor. Aksine etik davranmayan firma haline sokuyor.

İnsanlar aptal değil; fiber konusundaki hatayı örtmek için bu tür mesajlar vermekle, olay saklanamıyor. Çünkü insanlar fiber almak istiyorlar ve alamıyorlar. Ülkemizin altyapı işletme imtiyazını almış olan Türk Telekom bu konuda yetersiz kalıyor. Bunu aşağıda “geri kalmış bir Afrika ülkesi” olan Gana ile yaptığımız karşılaştırmada görebilirsiniz.

Bir kredi derecelendirme kuruluşu tarafından ağustos ayında “yatırım yapılma” değerlendirmesi “olumsuz” olarak değerlendirilen Türk Telekom’un bilançolarına bakıldığında finansal açıdan gerileme görülüyor[6]. Arka planda bu nedenle 4-5 milyar $’lara varılacak olan yatırımdan kaçmak için 4G ihalesi konusunda da “iptal” için çok uğraşıldığı ve halen de uğraşılmakta olunduğu spekülasyonları pek çok kişinin dilinde[7]. Fiber yatırımlardan da aynı nedenle kaçınıldığı iddiaları var.

Peki bu durum, 10-15 gazeteciyi New York’a götürüp, orada halkla ilişkiler hamlesi yapmakla örtülebilir mi?

Türk Telekom fiber konusunda iddialı olduğu mesajlarını verip, rakiplerini de az fiberi olmakla suçlasa da, genel toplamda Türkiye’nin fiberi alarm veriyor. Bakın aşağıda İstanbul belediyesinin verdiği “yasal kazı izin”lerinin miktarları var;

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YILLARA GÖRE KAZI İZNİ VERİLEN FİBER OPTİK METRAJLARI

2008 677.785 m % 36,3
2009 355.302 m % 19,0
2010 531.844 m % 28,4
2011 250.310 m % 13,4
2012 20.155 m % 1,1
2013 17.407 m % 0,9
2014 16.918 m % 0,9
TOPLAM 1.869.721 m

Bu rakamlardan ne görüyoruz; 2008 yılında İstanbul’da 678 kilometre fiber şebeke döşenmişken bu uzunluk 2014 yılında sadece ve sadece 17 kilometreye düşmüş durumda. Dolayısıyla fiber şebekelerinin yaygınlaşması konusunda büyük sorunların devam ettiği açıkça görülebiliyor.

Fiber yatırımların engellenmesi 4G ihalesi için de sorun[8]. Çünkü 4G baz istasyonları arasında fiber hatlara ihtiyaç var. Bunun tersini iddia eden Türk Telekom yetkilileri “baz istasyonları arasında fiber hatlar çekilmiş durumda” iddiası ile cevaplıyorlar ama bildiğiniz gibi 4G frekansları daha küçük yani daha fazla baz istasyonu kurulacak. Yeni kurulması gereken baz istasyonlarının fiber bağlantıları ne olacak?

Türk Telekom Genel Müdürü Rami Aslan, 10 yıldır fibere büyük yatırım yaptıklarını, 81 ilde 202 bin kilometre, yurtdışı operasyonlarda ise 40 bin kilometre fiber altyapıya sahip olduklarını belirtmiş. Bunlardan bir kısmının zaten eski yıllarda (özelleştirme öncesinde) Türk Telekom’un şehirlerarasında kurduğu fiber bağlantılar olduğunu hatırlatırken, bir yandan da başka bir ülkenin fiber kablo miktarından örnek verelim;

Fiber miktarını karşılaştırmak için Afrika’dan bir ülke olan Gana’nın envanterine bakalım[9]. İnternet’teki rapora göre, bu Afrika ülkesinin

2009’da 465,659 km,
2010’da 585,468 km
2011 haziranında 660,230 km

fibere sahipmiş. Gana’nın yüzölçümü 238.535 m2 yani yuvarlak hesap Türkiye’nin 1/3’ü ve nüfusu da 2014 rakamlarıyla 27 milyon yani yine yuvarlak hesap Türkiye’nin 1/3’ü [10].

Şimdi bu rakamları analiz edelim;

“Türkiye’nin yüzölçümünün 3’de 1’i ve nüfusunun da yaklaşık 3’de 1’i olan ve ekonomik durumu “geri kalmış ülkeler” arasında yer alan Afrika Ülkesi Ghana’da 2011 yılında Türkiye’nin bugünkü fiber varlığının 2 katı fiber yatırım var (2011’den bu yana aynı hızla gitmişlerse –ki bu raporu bulamadık– muhtemelen bugün 3 katı da olmuş olabilir).

Eğer nüfus ve fiber miktarını çarparsak, 2015’de Türkiye’de olan fiber miktarı, 2011’deki Gana’nın fiber miktarının tam 6 katı oluyor.

Türk Telekom’u şimdi bu rakamın neden bu kadar düşük olduğunu “gerçek durumu ile” açıklamaya ya da ülkenin hakkı olan fiber yatırımların yapmaya ve diğerlerinin de yapılabilmesi için gereken izinleri vermeye ve verdirmeye davet ediyoruz.

Ama Türk Telekom bir şirket’tir ve Türkiye’nin menfaatinden önce kendi sermayedarlarının menfaatlerine bakar diyorsanız, o zaman BTK’yı ve Ulaştırma Bakanlığı’nı sorumluluklarını üstlenmeye ve bu yatırımların, daha doğrusu ülkenin önünü açmaya davet ediyoruz.