Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) tarafından düzenlenen 4. Telekomünikasyon Zirvesi 19-20 Şubat tarihleri arasında Sapanca’da gerçekleştirildi
Yakınsamanın önündeki en büyük engel vergi sorunu
Toplantının açılış konuşmasında sektörün biraz daha paylaşımcı olması gerektiğine dikkat çeken Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, “Biraz daha hızlanalım biraz daha paylaşımcı olalım. Küçük olsun benim olsun mantığını bırakalım. Bir zaman gelecek ki yakın zamanda elinizde tuttuğunuz kimseye koklatmadığınız bu altyapı hiçbirinizin işine yaramayacak. Teknoloji bunu getirecek. O zaman da hepimiz yoklukta eşit hale geliriz. Bizim istediğimiz elimizdeki imkanları paylaşalım. Bedelini ödeyerek yapacağız. Kimse kolay bir yaşamı seçmeyecek” şeklinde konuştu.
Sektörde vergi sorununa da değinen Yıldırım, yakınsamanın geleceğin konusu olduğunu ve bu vergi sistemi ile yakınsamanın gerçekleşemeyeceğine vurgu yaptı. Yıldırım, “Bu vergi sistemi ile yakınsamaya geçemeyiz. Katma değerli hizmetleri geliştiremeyiz. Çünkü vergi tanımlamaları farklı mantıkta. Bu içerik midir yoksa ses midir bunların tanımlamalarını kim yapacak. Kavga burada başlıyor. Bizim anlaşılabilir bir vergi sistemine tek bir vergi sistemine geçersek işletmeleri de yanlış yola gitmelerine zemin hazırlamayız. Yanlış yola gidiyorlar demiyorum izah etmekte zorlanıyorlar. Vergici, bilişimi telekomünikasyonu bilmez. Bunun içinde arkadaş benim bir film gönderdim bu iletişim sayılmıyor bunu hariç tut dediğinde ben anlamam diyor. Benim için bu iletişimdir diyor hesaba yazıyor” dedi.
Düzenleyici kuruluş bağımsız olmalı
Siyasi idare ve düzenleyici kuruluşun ayrı olması gerektiğine ve düzenleyici kuruluşun bağımsızlığının önemine dikkat çeken CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkuoğlu konuşmasında Ar-Ge destekleri konusunda siyasi idarenin bir stratejisinin ve önceliklendirmesinin olması gerektiğini ifade etti.
Coşkunoğlu, küçük firmalara pozitif ayrımcılık yapılmasının gerektiğini de belirterek şunları kaydetti: “Telekom diğer sektörlerin kaldıracı olması açısından çok önemli. Sektörün önünü açmak için bu üç aktöre düşen görevler bu aktörlerin yaratabileceği engeller nasıl aşılabilir. Bu üç aktörün yine sektörün büyümesine ne yönde nasıl katkıda bulunabilir. Firmalarda rekabet rekabetin yatırımları çoğalttığını biliyoruz tabi bir de yıkıcı tarafı var. Rekabet içinde olanlar zaman zaman bir araya gelip bir sinerji yaratabilir.”
Mobil genişbantta önemli mesafe kaydettik
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer ise konuşmasında, 2023 vizyonun önemine değinerek bugüne kadar yapılan icraatların sayılarak bitirilemeyeceğini kaydetti. Acarer, “Fatura yükümlülüğü konusu kafaları bulandırdı. Bu yükümlülük belli cironun üzerindeki işletmecilere getirilen bir yükümlülük. sabit genişbantta yeteri kadar artış kaydedilememesine karşın, mobil genişbantta önemli bir gelişme sağlandı” şeklinde konuştu.
Yeni nesil işletmecilerin payı yüzde 50’lere ulaşmalı
Sektörde rekabeti, büyümeyi ve dayanışmayı getirecek bir iklim içinde çözümler üretmek, yurt içinde ve yurt dışında yapılacakları paylaşmak amacıyla düzenlenen Telekomünikasyon Zirveleri’nin dördüncüsünün ilk konuşmasını gerçekleştiren TELKODER Başkanı Yusuf Ata Arıak, Telkoder tarafından düzenlenen Sapanca Toplantılarının, telekomünikasyon hizmetleri alanının tüm unsurlarının temsil edildiği, sponsorsuz olarak ve harcamaları işletmeciler tarafından karşılanan toplantılar olduğunu vurguladı ve toplantıda gündemi katılımcıların belirlediğinin, açık ve kapalı oturumların gerçekleştiği etkinlikte rekabet kurallarına titizlikle uyulduğunun altını çizdi.
Arıak, önümüzdeki 5 yıl içinde varılması gereken hedef konusunda ise şunları söyledi: “ Beş yıl sonunda artık serbestleşme ile ilgili sorunların çözüldüğü, yeni nesil işletmecilerin pazar paylarının yüzde 40-50’lere ulaştığı, tüketicilerin seçme hakkının genişlediği bir Telekom sektörü hedefliyoruz.”
Serbestleşme için sonuç alıcı icraatlar beklediklerini kaydeden Arıak, sözlerini şu şekilde devam ettirdi: “Günümüze kadar gerçekleşen gelişmeler sonucunda şu anda önemli bir düzenleme eksiğinin olmaması sevindiricidir. Ama serbestleşme açısından elde edilen sonuçlar tatmin edici değildir. Demek ki sorun icraatla ilgilidir ve bizim beklediğimi sonuç alıcı siyasi ve idari icraattir. Beklentimiz daha güçlü ve kararlı bir siyasi iradedir.”