Uzun yıllar beklenen ve pek de içimize sinmeyen bir sonuçla nihayetlenen Türk Telekom’un özelleştirilmesi sonucu ortaya çıkan tablo bizi geçmişte olduğumuzdan farklı bir noktaya getirecek mi? Önce mevcut durum tespitini yapalım…
Geciken serbestleşme ve Telekomünikasyon Kurumu’nun yönetmelikler ile ilgili hazırlıklarının zamanında ve istenen etkinlikte olmaması serbest rekabet ortamının oluşmamasında başta gelen etkenler arasında yer aldılar. Özel sektörün bileniyle-bilmeyeniyle Internet Servis Sağlayıcılığı, Alternatif Telekom Operatörlüğü işlerine 1990’lı yılların özellikle sonlarına doğru ciddi biçimde giriş yapmaları ve doğrusu biraz da fazla iştahlı olmaları yukarıdaki gerçekle birleşince Türkiye açısından iki dramatik gerçekle karşı karşıya kaldık…
1. Serbestleşme ortamı doğmadan öldü
2. Ciddi parasal kayıplar ortaya çıktı…
Değişik tahminlere göre sektöre giren-çıkan şirketlerin kayıp rakamları yarım milyar Dolar’ın üzerinde; ne kadar üzerinde olduğunu çok net bilmek ise olası değil. Kablo TV işletmecileri yap-işlet modeli lisanslama ortamı içerisinde son dört yıldır doğru dürüst bir yatırım bile yapmadan mevcut durumu idare ettiler. Oysaki gelişmiş ülkelerin tamamında kablo ortamı geniş bant için yerleşik operatörlerin karşısındaki en büyük rakip olmaktaydı. Burada para kaybedilmediyse de kazanılamadı da.
Bu arada TT kendi monopolü içerisinde ADSL projesi ile 1 milyon abonenin üzerine çıktı ve aldı başını gidiyor. Normalde olması gerekenden 4-5 yıl sonra ve de alternatif operatörlerin özellikle KOBİ segmentinde kiralık hat işini öldürerekten…
Dolayısıyla sektöre baktığımızda küresel teknoloji stratejisi olmayan ve bu iş kolunda da pek de deneyimi olmayan bir sermaye grubuna satılan eski bir tekel- TT, agresif ve başarılı Turkcell, çok agresif ama karlı olmayan Avea, yeni sahibinin mevcut dengeleri çok etkileyebileceği Telsim, ciddi olanlarının bir elin parmağını geçmediği sayıda olan ama ciroları toplamı da TT ve Turkcell’in yanında devede kulak kalan alternatif telekom operatörleri ve lisansları henüz verilmemiş kablo TV operatörleri ile yeni bir döneme başlıyoruz.
Hiçbir şey yeterince net değil ve ortam her türlü sürprize açık.
Önümüzdeki hafta Telsim’in da sahibinin belli olacağını düşünerek bu konuda neler beklediğimizi paylaşırız.
İyi haftalar dileğiyle,