Hükümet, Telekom’un özelleştirilmesi sonrasında bile eski hatalardan ders alacak gibi davranmıyor. Yüzde 55’i Öger Ailesi’ne satılarak özelleştirilen Türk Telekom’un kamu tekeli olmaktan özel bir tekele dönüşmesine seyirci kalınacak gibi gözüküyor.
Türkiye özelleştirmeye geçiş sürecinde gecikmişti ve bu gecikmenin faturasını da ödedi. Şimdi atılan adımlarla kayıplar telafi edilmeye çalışılıyor. Ancak özelleştirme hassas dengelere dayanan bir operasyondur, hükümet kaybedilmiş zaman ve kaynakların telafi edilmesi için aceleci davranırsa bazı hasssas dengeleri gözetmesi mümkün olmayabilir ve yanlışlar yapılabilir. Bu nedenle her özelleştirme girişiminin hesabının dikkatli yapılması ve makro ekonomik dengelerin ve siyasi-ekonomik hedeflerin net tespit edilip bunlara da bağlı kalınması gerekiyor.
Özelleştirmede hata yapılması ihtimalinin dikkat edilmediği takdirde hayli yüksek olduğu alan Telekom olarak ortaya çıkıyor. Telekom’un özelleştirilmesi hem gecikmeli yapıldı hem de Telekom bir kamu tekeli olarak geçtiğimiz yıllarda Türk ekonomisinin gelişmesine hayli de zarar verdi. Türk Telekom’un dolaylı ve ve doğrudan taktik engellemeleri sonucunda ve ortaya konulan haksız rekabet nedeniyle geçtiğimiz 5 yıl içinde internet ve telekom servislerine yatırım yapan yerli grupların kaybı en azından 1 milyar dolar civarında olmuştur. Bu maddi kaybın yanı sıra internet ve telekom hizmetlerinin yaygınlaşması da Türk Telekom tekeli yüzünden rekabet içinde olduğumuz ülkelere göre hayli geri kalmıştır ki bunun Türk ekonomisine verdiği zarar hayli büyüktür.
Verilen zararın en çarpıcı örneği hızlı internet (ADSL) alanında olmuştur. Başbakan Erdoğan ‘2004 yılının sonunda 1 milyon hızlı internet’ hedefini koymuştu ancak bu hedef ADSL’de tekel kalmak isteyen Telekom’un engellemeleri nedeniyle tutturulamamış ve bu hizmete yatırım yapmış olan özel sektörün büyük kayıplar vermesine ve son analizde ekonominin büyük zarara uğratılmasına göz yumulmuştur.
Geçmişte yapılan hatalar oldu bitti. Şimdi onlar hakkında yapacak fazla bir şey yok. Sadece hatalardan ders alabiliriz. Ancak hükümet, Telekom’un özelleştirilmesi sonrasında bile eski hatalardan ders alacak gibi davranmıyor nedense. Yüzde 55’i Öger Ailesi’ne satılarak özelleştirilen Türk Telekom’un kamu tekeli olmaktan özel bir tekele dönüşmesine seyirci kalınacak gibi gözüküyor. Çünkü şimdi özel bir şirket olan Türk Telekom’un ADSL sisteminin yaygınlaştırılması için çaba harcayan yerli şirketlere koyduğu engellemeler devam ediyor ve dahası Türk Telekom devraldığı gücü Telsim ve Turkcell aleyhine kullanmaya devam edecek gibi görünüyor,
Eğer kamu tekellerinin özelleştirilmesinden sonra özel tekellerin oluşmasına izin verilir ve böylece rekabetin gelişmesi engellenirse Türk ekonomisi öyle büyük darbe yer ki buna herkes şaşırır. Bu nedenle hükümetin şimdilik iyi gitmekte olan işleri bozacak gelişmeleri engellemesi ve Türk Telekom’da gerekli adımları atarak piyasaya ve dış yatırımcıya beklenen sinyalleri vermesi gerekiyor. Şunu unutmamak gerekiyor ki; bazı siyasi hedeflerin tutturulabilmesi de ekonomide düzgün adım atmaktan geçiyor. Atılacak adımlar aslında basittir ve bunlar yapıldığı takdirde Türk ekonomisi hak ettiği yatırım adımlarını atacak, iletişim ve bilişim teknolojileri alanında dünya liglerine de yükselecektir.