BTK’nın eşdeğeri İngiliz düzenleyici kurum Ofcom, eski İngiliz telekom devi BT’nin imtiyaza sahip olduğu telekom altyapısı OpenReach’i ayrı bir şirket olarak yapılandırmasını mecbur kıldı. Openreach fiber ve bakır kabloları içeren bir network durumunda.
British Telecom (BT) yani eski devlet tekeli, bu altyapıyı kendi lehinde kullanmakla suçlanıyordu. Rakipleri olan firmalar Ofcom’un altyapıyı BT’den tamamen bağımsız hale getirmesinin telekom sektörü için yararlı olacağını savunuyorlardı. Ofcom sonuçta, BT ile anlaşarak, altyapının farklı bir şirket haline getirilmesini sağladı.
Ofcom’un Başkanı Sharon White konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi:
“Telefon ve geniş bant kullanıcıları için önemli bir gün. Yeni Openreach şirketi, tüm müşterilerine eşit derecede hizmet vermekle ve tamamen bağımsız çalışmak ve yatırım kararlarını sadece BT lehine değil, tüm endüstrinin yararına olacak şekilde alacak.
BT’nin bu reformları yapma kararını memnuniyetle karşılıyoruz, bu da çok hızlıca uygulanması anlamına geliyor. Tüm telekom firmalarının servis kalitelerini arttırmalarını takip ederken, bir yandan da yeni Openreach firmasının ne yaptığını dikkatle izleyeceğiz. ”
BT’nin, düzenleyici tarafından belirtilen tüm değişiklikleri kabul ettiği bildiriliyor. Konuyla ilgili olarak BT genel müdürü Gavin Patterson şunları söyledi :
“Bu anlaşmanın, altyapıyı kullanan milyonlarca İngiliz hane halkı, işletme ve servis sağlayıcılarının uzun vadeli çıkarlarına hizmet edeceğine inanıyorum. Bizim açımızdan da belirsizlik dönemi bitmiş oluyor. Bu, uzun süren ve zorlu bir dönemdi. Burada bir sürü çıkar çatışmasını dengeledik. Bizi eleştirenleri dinledik ve sonuç olarak Openreach’in gelecekteki çalışma biçiminde temel değişiklikler yapmaya hazırız”.
Openreach 2006’da kurulduğundan bu yana, diğer operatörlerle BT arasında süregiden anlaşmazlıklar vardı. Ofcom’un altyapıya diğer operatörlerin eşit erişim sağlamasını temin etmeye uğraştığı belirtiliyor. Bu nedenle “Telekomünikasyon Stratejik Gözden Geçirme” raporu hazırlanmıştı.
Başkan Sharon White İngiliz telekom pazarının verimli işletilmesinin önemine dikkat çekerek şunları söyledi :
“İngiltere’nin genişbant ağının geleceği üzerinde uzun süreden beri gelen zor bir tartışmadan sonra bugünün haberi bizi mutlu etti. Brüksel’e gitmeden sorunu çözerek, İngiliz pazarının çok ihtiyaç duyduğu istikrarı sağlayacak bir gelişmedir.
Bu anlaşma, Ofcom’un BT’nin performansını iyileştirme konusundaki kararlılığını ve Birleşik Krallık genişbant pazarının, olması gereken verimlilikte işletilmediği ya da rekabetin yeterli olmadığı endişelerini gösteriyor.
Ofcom kasım ayında BT’nin altyapıyı ayırması gerektiğine işaret etmiş ve BT’yi Avrupa Birliğine gitmekle tehdit etmişti. Diğer yandan BT’nin rakipleri, özellikle Sky ve TalkTalk, düzenleyicinin tam bir yapısal ayrım yaparak daha da ileri gitmesi gerektiğini iddia ediyor.
Fonksiyonel Ayrılma ve OAŞ (Türk Ortak Altyapı Şirketi)
Altyapıda fonksiyonel ayrım, telekom pazarlarında uzun zamandır tartışılan bir konu [1]. Amacı, altyapının ayrılarak tüm telekom firmalarının kullanımına eşitlik ve kolaylık sağlamak. Bu da bir anlamda rekabetin desteklenmesine ve uzantısında tüketicinin daha iyi hizmet almasına yol açıyor.
Eski devlet tekeli olan Telekom firmaları (incumbent) genellikle özelleştirme ve serbestleştirme dönemi sonrasında hala eski durumlarını devam ettirme tercihi kullanırken, rakiplerine fırsat vermeyebiliyorlar. Düzenleyici kurumların (yani BTK ve eşdeğerleri) kurulmasının amacı da buna fırsat vermemek, düzenlemeler yaparak pazarı rekabet oluşacak şekilde yapılandırmak oluyor. Sonuç olarak; tüketicinin daha iyi hizmet almasının sağlanması görevini üstleniyorlar.
Türkiye’de Türk Telekom’un özelleştirilmesi çalışmaları sırasında, danışman firma tarafından altyapının ayrı bir şirket olması önerilmişti [2]. Ancak bu kabul görmedi. Halen 2026 yılına kadar yani 9 yıl daha altyapının imtiyazına sahip olarak Türk Telekom bu alt yapıyı işletme hakkına sahip.
Türk Telekom yasal anlamda altyapıyı rakipleri ile paylaşması yani kullandırması gerekiyor ama rakibi olan büyük ya da küçük firmalar bu konuda sorun yaşadıklarını gerek BTK şikayetleri, gerek Rekabet Kurumu başvuruları ve gerek ise davalar yoluyla anlatıyorlar.
Kısa bir süre önce, diğer firmalar altyapıya yatırım yapılmaması nedeniyle, Türkiye’de kısır kalan fiber kapasitesini arttırmaya yönelik olarak “Ortak Alt Yapı Şirketi (OAŞ)” önerisinde bulunmuşlardı [3]. Telkoder’in öncülüğünde olan bu inisiyatifin artık başka bir safhaya dönüştüğü ve sadece büyük şirketler tarafından yönlendirileceği anlaşılıyor.
Yani düzenleyici kurum bu sene 17ci yılını kutlayacak ama telekom sektöründe rekabetin gelişmesi yerine gerilemesi yaşanıyor. Bunu gün geçtikçe daha net görebiliyoruz. Üstelik biri sabitte, diğeri mobilde lider olan 2 dev telekom firmasının, alt hizmetlerdeki şirketleri birleştirdiklerini gördük. Rekabet Kurumu eski kararına rağmen.
Rekabetin oluşmaması bu dev telekom firmalarının lehine oldu mu derseniz, o da olmuyor. Firmaların karlılıkları düşüyor, gelirleri artıyor gözükse de, yatırımlarını yaptıkları dolar bazında bakıldığında gerileme yani sektörel küçülme göze çarpıyor. Bunu daha iyi analiz eden bir yazı yayınlayacağız.
Bir başka durum da, rekabetin tesis edilmemesine karşın, Türk Telekom’un bugünlerde Düzenleyici Kurum BTK’yı ikna ederek, etkin piyasa gücü (EPG) kapsamından çıkarılmayı talep ettiği duyumlarımız ama bakın İngiltere’de bizden 15 yıl önce deregüle edilen bir pazarda bile hala düzenleyici kurum eski devlet tekelini sınırlamaya devam edebiliyor.