Türkiye’de Serbestleşme Zamanı

Telekomünikasyon ve bilişim sektörü sivil toplum örgütleri ortak bir açıklama yaparak Türkiye’de serbestlesme, rekabet ve genişbant hızlı Internet zamanının geldiğini vurguladılar.

Telekomünikasyon ve bilişim sektör yöneticilerinin biraraya geldiği basın toplantısında konuşma yapan Telkoder Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, 2005 yılının sektör açısından önemli bir yıl olduğunu, ancak serbestleşme ve “özel tekel’ den çıkış” konusunda beklenen atılımların gerçekleşmediğini belirtti.

2006 yılına iyimser baktığını ve bu yılın en önemli konusunun “Genişbant” olduğunu söyleyen Arıak, E-Dönüşüm çalışmalarının başarıya ulaşması için serbest rekabete açık bir telekomünikasyon pazarının oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.

Telkoder Yönetim Kurulu Üyelerinden Mehmet Çelebiler’in ECTA Avrupa Rekabetçi Telekomünikasyon Derneği (European Competitive Telecommunications Association – ECTA) Yönetim Kurulu Üyeliği’ne seçilmesiyle beraber Avrupa Birliği nezdinde de temsil edilmeye başlayan Türk Bilişim ve Telekomünikasyon Sivil Toplum Örgütleri, telekomünikasyon sektörünün 2005 yılını değerlendirmek ve 2006 yılı beklentilerini aktarmak üzere bir basın toplantısı düzenledi. Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), Türkiye Bilişim Derneği (TBD), Tüm İnternet Derneği (TİD), Tüm Telekomünikasyon İş Adamları Derneği (TÜTED) ve sektör liderlerinin katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında telekomünikasyon sektörü masaya yatırıldı.

Sektörün 2005 yılını değerlendiren Telkoder Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, geçtiğimiz yılın şirket el değiştirmeleri açısından önemli bir yıl olduğunu söyledi. Arıak, yeni yılda daha etkin adımlar atılması ve serbest rekabet uygulamalarının tamamlanması gerektiğini belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnternet, Telefon ve Uydu İşletmeciliği gibi alanlarda lisans almış işletmecilerin önüne birçok engel çıkarıldı. Altyapı, Kablo TV ve Yerel Ağın paylaşıma açılması gibi konular yılın son haftalarına kaldı. Serbestleşme açısından 2005 yılının beklendiği gibi gerçekleşmediğini söyleyebiliriz. Yeni işletmecilerin toplam telekom hizmetleri pazarından alabildiği pay %1-2 düzeylerinde kaldı. Bu pay, en düşük Avrupa Birliği ortalaması olan %10 seviyelerine çıkarsa, serbestleşmede başarıdan söz etmeye başlayabiliriz. Telekomünikasyon hizmeti kullanıcıları, serbest rekabetin getireceği fiyat ve kalite avantajlarından yararlanabilmeli ve değişik hizmet seçeneklerine sahip olmalıdır.”

Serbest rekabete açık bir telekomünikasyon pazarının oluşması şart
Türk Telekom’un özelleştirmesini de değerlendiren Telkoder Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, bu özelleştirmenin ancak devlet tekelinin özel tekel haline gelmemesi halinde fayda getireceğini vurguladı ve şöyle konuştu: “Ülkemizin toplamda büyük cirolara ulaşan yeni şirketlere sahip olabilmesi için serbest rekabete açık bir telekomünikasyon pazarının oluşturulması şart. Türk Telekom’un özelleştirilmesine kadar geçen sürede, serbestleşme gereklerinin yerine getirilmesinde bazı aksamalar oldu. Bu gecikmelerin süratle telafi edilmesini ve gecikilmemesini umuyoruz, zira geçmişteki olumsuz tecrübelerden sonra telekomünikasyon alanında yatırım yapacak girişimci bulunamaması sorunu ortaya çıkabilir.”

Düzenleme yapmak yetmiyor, uygulatmak gerekir
Telekomünikasyon alanında sadece düzenleme yapmanın yeterli olmadığını, önemli olanın düzenlemelerin uygulanması olduğunu belirten Arıak, “Örneğin ilgili lisanslar verilmiş, gerekli düzenlemeler yapılmış olmasına rağmen ara bağlantı sorunları nedeniyle Uzak Mesafe Telefon Hizmeti yeni işletmeciler tarafından tam olarak verilememektedir. Ayrıca Telekomünikasyon Kurumu’nun tüm uyarılarına rağmen Türk Telekom, şebekesini B ve A Tipi UMHT için uygun hale getirmemiştir. Benzer durum İnternet Servis Sağlayıcılığı alanında da yaşanmakta ve ADSL hizmetini sadece Türk Telekom vermektedir. AB sadece mevzuatı veya kaç tane lisans verildiğini dikkate almıyor, bunların sonucunda yeni işletmecilerin ne kadar iş yapabildiğini dikkate alıyor” dedi.

Kablo lisansları, altyapı hizmetlerinde rekabeti artıracak
Arıak 2006 yılı beklentilerine ilişkin olarak konuşmasını şöyle sürdürdü: “2006 yılı genişbant’ın büyük önem kazandığı bir yıl olacak. Genişbant’ın yaygınlaşması için atılacak en önemli adım, tüm hazırlıkları tamamlanmış olan Kablo TV lisanslarının verilmesi olacaktır. Böylece Türkiye, hazırdaki en önemli alternatif altyapısını kullanmaya başlayabilecektir. Böylece, telefon – internet – TV sektörleri, yeni bir altyapı kazanacaktır. Önünde hiçbir engel kalmayan Kablo lisanslarını artık istiyor ve bekliyoruz.”

Arıak ayrıca “Altyapı işletmeciliği lisanslarının verilmesi ve Yerel Ağın Paylaşıma açılmasının da Genişbant’ın yaygınlaştırılması için çok önemli” olduğunu belirtti.

Telekomünikasyon sektörüne yeni kanun geliyor
Arıak “Hükümetin acil eylem planında yer alan ‘Elektronik Haberleşme Kanunu’ tasarısı bir yıllık bir gecikmeden sonra, 2005’in son aylarında, sektörün beklentilerini büyük ölçüde karşılayacak şekilde ve AB müktesebatına uygun düzenlemelerle TBMM’ye sevk edilmiş ve Komisyonlarda görüşülmeye başlanmıştır. Tasarının kısa sürede yasalaşması, halen pek çok kanunla düzenlenmekte olan sektörde gelişen teknolojiler ve serbestleşme sonucunda ortaya çıkan boşlukları dolduracak ve mevcut karmaşayı önleyecektir” dedi.

Yasanın hazırlıklarında Telekomünikasyon Kurumu ile Telkoder’in birlikte çalıştığını söyleyen Arıak “Sektörün talepleri yasaya büyük ölçüde yansıdı. Kuruma bu konuda teşekkür ediyoruz” dedi.

Telekomünikasyon sektörü 2006 yılına iyimser bakıyor
2006 yılı için iyimser olduğunu kaydeden Arıak, Ulaştırma Bakanı’nın ve Telekomünikasyon Kurumu’nun yeni Başkanı’nın, konunun farkında olduğunu ve gerekli adımların en kısa sürede atılmasını beklediklerini kaydetti.

Telekomünikasyon sektörü ülkemizde katma değer yaratacak
TÜTED Başkanı Murat Dikici ise yaptığı konuşmada “Telekomünikasyon sektöründe 2005 yılında beklenen Türk Telekom ve Telsim satışları gerçekleşmiş olup, 2006 yılının ilk çeyreğinde bu şirketlerin Türkiye pazarına ısınması ile birlikte 2006 yılının serbest rekabet açısından olumlu gelişmelere sahne olacağını hep birlikte göreceğiz. Genişbant konusunda daha rekabetçi olunabilmesi için bir takım düzenlemelerin veya yaptırımların Telekomünikasyon Kurumu tarafından daha aktif olarak yapılacağı kanısındayız. Yeni çıkacak olan Elektronik Haberleşme Kanunu ile birlikte gerçek rekabetin ülkemizdeki telekomünikasyon şirketlerinin değerini ve pazarını artıracağını ve 2006 yılının sektörümüz beklentilerine cevap verecek bir yıl olması temennisindeyiz. Geçmişte yapılan hatalardan ders alınarak şirketlerin ve sektörümüzün önünü açmak için sivil toplum örgütleri ve Telekomünikasyon Kurumu’nun 2005 yılının ortasından itibaren yapmış olduğu ortak çalışmaları artırarak devam ettirmesi ve bu çalışmaların sonunda ortaya çıkan ortak kararların uygulamaya geçmesinde gecikmeler yaşanmadığı takdirde bu sektörün ülkemiz için ne kadar katma değer yarattığını hep beraber göreceğiz.

Derneğimiz Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sayın Mehmet Çelebiler’in ECTA Yönetim Kurulu’na seçilmesi sektör, sivil toplum örgütleri adına mutluluk verici bir gelişmedir. AB ülkeleri ile uyumlu ve oradaki yüksek standartlara sektörümüzü ulaştırmak amacıyla gerekli görüş alışverişlerinin sektör temsilcimiz Sayın Çelebiler tarafından en üst noktada gerçekleştirileceğine inanıyoruz. Kendisini bu yeni görevi nedeni ile kutluyoruz” dedi.