Türksat ile özel kablo TV işletmeciliği yapan diğer şirketler arasındaki “altyapı sahipliği” ile ilgili kavga, İnteraktif, KabloNet, Topaz ve Ultra kablo-TV şirketlerinin ortaklaşa olarak dün verdiği gazete ilanları ile daha da büyüdü. Şirketler Türksat’ı, Rekabet Kurulu ve Telekomünikasyon Kurulu’na şikayet ettiler. Altyapı sahipliği ile ilgili olarak mahkemeden karar çıkması bekleniyor. Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu’nun (TMSF) geçen cuma günü Erol Aksoy’a ait olan ve el konulan İnteraktif ve Kablonet’le ilgili olarak Türksat’ta yaptığı haciz ve müşteri şifrelerini kırma işlemi ise sorunun büyüklüğünü ortaya koydu.
Şirketler ilan verdi
Lisanslı olarak kablo-TV işletmeciliği yapan 4 şirket, dün verdikleri gazete ilanında Türksat’ın taşeron firmalarının devreye girmesiyle müşterilerin mağdur edildiğine dikkat çekerek kendilerinin faaliyet gösterdiği bölgelerin işletmesinin başka firmalara aktarılmasıyla 7 Ağustos’tan itibaren arıza ve yeni tesis kayıtlarına erişimlerin kesildiği belirtildi. Türksat A.Ş. tarafından görevlendirilen taşeronların görevlendirilmesinin sözleşmelerine aykırı olduğu vurgulanan gazete ilanında, düzenleyici kurum olarak Telekomünikasyon Kurulu (TK) ile haksız rekabet nedeniyle Rekabet Kurulu (RK) göreve çağrıldı. İlanda Türksat, yargı kararlarını beklememek ve düzgün yorumlamamakla suçlandı.
Suçlanan Türksat A.Ş. Genel Müdürü Osman Dur ise gelir paylaşımına göre hizmet veren bu şirketlere, lisans verildiği güne kadar sundukları hizmet karşılığında ödeme yapıldığını ifade etti. Dur, 24 Nisan’da ilk lisansların verilmesiyle ve piyasanın serbestleşmesiyle ödemeyi durdurduklarını belirterek şirketlerin ise hizmeti aksattığını belirtti. Özel şirketlerin mevcut altyapısının kendilerine ait olduğunu savunduğunu kaydeden Dur, konunun Ankara mahkemelerine taşındığını bildirdi. TMSF’nin de Erol Aksoy’un el konulan şirketleri Kablo Net ve İnteraktif Kablo’nun görev yaptığı bölgelerdeki altyapısının kendilerine verilmesini istediğini belirten Dur, altyapının devlete ait olduğunu savundu. Dur, gelir paylaşımı esasına göre şirketlerin alması gereken cihazların bulunduğunu ve öncelikle bunlara el konulduğunu belirterek TMSF’nin müşteri şifrelerini kırması üzerine Türksat olarak kendi önlemlerini de aldıklarını bildirdi.
‘Lisans alanlar yatırım yapmalı’
Kablo TV işletmeciliği için gerekli lisansları veren Telekomünikasyon Kurulu (TK) yetkilileri mevcut altyapının devlete ait olduğunu ve lisans alanların bu altyapıyı kullanmak için bedel ödemeleri gerektiğini belirttiler. TK yetkilileri, ikinci bir yol olarak lisans alan şirketlerin yatırım yaparak kendi altyapılarını oluşturma hakları da bulunduğunu vurguladılar.
Devletin ciddi vergi kaybı olur
Koç ve Doğan Holding ortaklığında faaliyet gösteren Ultra Kablo-TV A.Ş. Genel Müdürü Tanju Erkoç, Türksat’ın özel işletmecilerin aktifinde görülen altyapısının özel işletmecilere ait olduğunu kabul etmesi gerektiğini belirterek aksi takdirde sorunun ancak mahkemede çözülebileceğini ifade etti. Anlaşmazlık nedeniyle 2.5 yıl ile 4 yıl arasında sürecek bir dava sürecine girildiğine dikkat çeken Erkoç, sürecin böyle gitmesi halinde müşterilerin memnuniyetsizliğinin de etkisiyle cironun düşeceğini söyledi. Erkoç, TMSF’nin geçen cuma günü Türksat’ın Ankara’daki merkezine gitmesinin doğru bir hareket olduğunu ifade ederek “Ultra TV hakkında ihtiyati tedbir kararı yok, ona rağmen Türksat şebekelere hiçbir yargı kararı olmaksızın taşeron soktu. Aslında bu gaspa girer. Türksat gibi bir kamu kuruluşunun böyle davranması bizi şaşırtıyor” dedi.
Ehil olmayan firmalar taşeronluk yapıyor
Çukurova Grubu şirketlerinden Topaz Telekom Reklamcılık Sanayi Ticaret A.Ş. Teknik Koordinatörü Ümit Karadeniz de şebekeleri işlettiklerini ancak Türksat’ın karşılığını kendilerine ödemediğini ifade etti. Karadeniz, teknik olarak ehil olmayan kişilerin taşeronluk yaptığını belirterek “Ucuza internet ve kaliteli televizyon hizmetleri alınmasına engel olunuyor” dedi. Karadeniz, Türksat’tan alacaklarını tahsil edemediği için TMSF’ye alacaklarını ödeyemeyen Kablonet’in, sahadaki ekipmanlarına TMSF’nin haciz koyduğunu da hatırlatarak “Çok büyük belirsizlikler var. Bu belirsizliklerin çözümü için ortak masaya oturulması lazım” diye konuştu.