turk-internet.com: Yusuf Bey, geçtiğimiz hafta siz TELKODER olarak bir uydu raporu hazırladınız. Türkiye’de biraz ihmal edilen bir konu. Size bu konuyu daha detaylı sormak istiyoruz. Öncelikle uydu nerelerde kullanılıyor, eskiden nerelerde kullanılıyordu, hayatımızın neresinde yer alıyor; biraz bunu anlatır mısınız bize?
Yusuf Ata Arıak : Tabii! Biz daha önce de kablo televizyon ile ilgili de bir rapor hazırlamıştık. O da elimizin altında bulunup çok da değerli olmasına rağmen çok az kullanabildiğimiz, çok az faydalanabildiğimiz bir altyapıya işaret ediyordu. Uydu konusundaki durumumuz da aşağı yukarı böyle.
Uydular eskiden televizyon yayınları için, uzak mesafeler ile telefon konuşmaları yapabilmek için ve daha sınırlı olarak da internet için kullanılıyordu. İnternet sağlama kapasiteleri çok düşüktü. İnternetin her alanda ve yoğun kullanılmaya başlamasıyla beraber uydu teknolojilerinde de hızlı internet talebini karşılama çabaları başladı ve aşağı yukarı 2010 yılı bir dönüm noktası gibi oldu. Sadece genişband için, hızlı internet için uydular yapılıp sadece bu amaç ile kullanılmaya başladı. Aynı şekilde uydu antenleri de küçüldü ve portatif hale geldi.
Avrupa ve Türkiye’yi kapsayan ilk büyük internet uydusu, 2011’de hizmete başladı. Aynı şekilde Amerika da başladı ve 6-7 yıldan sonra uydu sektörü bir numaraya interneti aldı, ikinci televizyon, üçüncü de ses hizmeti oldu.
turk-internet.com: Bu söylediğiniz çok ilginç! Yani en çok internet için kullanılıyor uydu. Peki Türkiye’de nasıl?
Yusuf Ata Arıak : Durum bu yönde gelişecek, çünkü biliyorsunuz, internetiniz varsa ve yeterli hızda ise aslında televizyonunuz da olabiliyor, sesi de zaten haydi haydi yapabiliyorsunuz.
İlâveten, önümüzde büyük projeler var. İnsansız arabalardan tutalım da, herhangi bir aracın kendisinin de bir ofis kadar yüksek hızda internet imkânına sahip olması gibi “connected car” diye tabir edilen işler var. Onun için uyduların eskiden olduğu gibi dünyaya uzak, noktada (35 bin kilometrede) değil, daha aşağıda olması hem internet hızının artması bakımından hem de zaman kayıplarının giderilmesi bakımından önemli. Onun için daha alçak, dünyaya daha yakın dönen, orta ve alt seviyelerde dönen uydulara doğru da büyük bir yönelme var.
turk-internet.com: Siz zaten raporunuzda 3’e ayırmışsınız değil mi yörüngeleri? Onları bir tekrarlayabilir miyiz?
Yusuf Ata Arıak : Öteden beri kullanılan, bugün de kullanılmakta olan sabit yörünge uydusu dediğimiz uydular var. Bunlar dünyadan 35 bin kilometre ötededir ve dünyayı hep aynı noktadan görürler, dünyanın hep belli bölgelerine yayın yaparlar. Bunların daha altında, dünyadan uzaklığı orta seviyede ve alt seviyede olan uydular vardır. Onlara da orta ve alt diye tabirler kullanılıyor. Tabii onlar sabit yörünge uydusu değildir. Yani olduğu yerde durmaz, dünyanın etrafında tur atarlar, aynı nokta üzerinden bazıları 12 saatte, bazıları 24 saatte bir geçer. Bunlar bugüne kadar daha çok fotoğraf çekmek için, tarımsal ürünleri takip etmek için, güvenlik ile ilgili konularda çalışmışlardı. Şimdi hızlı internet için kullanılmak üzere konunun üzerinde çalışılıyor.
Çok büyük çabalar var, büyük şirketler kuruluyor. Şimdi bu uydudan genişband, hızlı internet işi başladıktan sonra –ki, ben buna “teknolojik devrim” diyorum; gerçekten büyük bir hadise; 2 bin eski uyduyla ancak sağlanabilecek internet kapasitesini tek uydu ile sağlar hale gelmişiz. Bu, büyük bir atılımdır.
Yusuf Ata Arıak : Eskiden bir uydu 1 gigabit internet kapasitesi sağlayabilirdi. Şimdi 2 terabit’lik uydular yapılıyor. Yani 2000 kat fazla kapasite.
turk-internet.com: Dolayısıyla internetin kullanımı da o yüzden arttı.
Yusuf Ata Arıak : Artıyor, hızla artıyor. Buna paralel olarak eskiden çok pahalı olan yerde kullandığımız antenler ayrıca çok büyüktü, çok küçük hale geldi, fiyatları çok düşük hale geldi. Bir de internetin kullanma ücretleri, tarifeleri, çok aşağıya düştü. Dolayısıyla hayatımıza daha çok, daha çok girer hale geldi. Dolayısıyla şimdi ister şehirde olun, ister dağ başında olun, hızlı, ucuz, çabuk internete kavuşma imkânınız uydular ile var. Eskiden uçaklarda telefon ile bile konuşulamazken, şimdi uçakta da hızlı internet mümkün ve giderek yaygınlaşıp ucuzluyor.
turk-internet.com: Uçakta hızlı internet uydudan mı sağlanıyor?
Yusuf Ata Arıak :Evet, uçak üzerine konulan uydu antenleri ile uydu üzerinden internet hizmeti sağlanıyor. Ayrıca en ücra köşelere bile hem internet, hem 4.5 G’yi taşıma imkânı var şimdi, çünkü mobil işletmecilerin internet sinyallerini de uydu üzerinden getirdiğiniz zaman 4.5 G ile hizmetini baz istasyonlarına iletebiliyorsunuz.
turk-internet.com: Peki Yusuf Bey, maliyet ne oluyor? Yani siz o ücra köylere dediğiniz zaman oralara fiber ile gidiliyor, ya da işte kablo ile gidiliyor, veya radyolinkle. Uydudan olunca nasıl maliyeti?
Yusuf Ata Arıak : Bu ücra köşeler dediğimiz yerler zordur, kayalıktır, yüksektir, yolu izi fazla yoktur. Kablo çekecekseniz dağ-dere-tepe geçeceksiniz, radyolink için direkler dikip üstüne pahalı teçhizat koyacaksınız. Yatırımı pahalı ve uzun zaman ister. Uydunun bunlarla hiç alakası yok. Yani yol varmış, yokmuş umurunda değil. Nerede hizmet ihtiyacı var, oraya bir tane anten kuruyorsunuz; hızlı internetiniz hazır. Mobil işletmeciler baz istasyonunu getirip uydu bağlantısı yapıyor, 4.5G’niz hazır. 3 yılda yapılacak işler 6 ayda bitiyor.
turk-internet.com: Fiyat?
Yusuf Ata Arıak : Bir kere yatırımda çok fark var. Biraz önce bahsettim. Radyolink ile gidecekseniz, direkler kuracaksınız, üstüne ithal ettiğiniz radyolink cihazlarını koyacaksınız, bir de bunların bakımını sağlayacaksınız. Halbuki uydu üzerinden erişimde, nerede ihtiyaç varsa oraya bir tane baz istasyonu, onun da yanına bir tane anten koyuyorsunuz; işiniz bitiyor. Müthiş bir şey.
Şimdi bir uydu anteni 74 santim. Bir küçük çocuk boyu çapında bir anten ile bu işleri yapıyorsunuz. Birden bire diyelim ki, işte Ağrı Dağı’nı tepesinde bir noktada jeneratörünüz varsa, derhal 22 Megabit’iniz hazır, emrinizde. Öyle bir noktaya gelindi ki, sadece 6-7 yıl önce çok daha büyük, pahalı ve kolay taşınamaz bir anten ile 250Kbit internet hızı sağlanabiliyordu.
Bu yeni antenlerin bir özelliği de portatif olması. Nerede ihtiyacınız varsa, alıp oraya götürüyorsunuz. Yazlığınızda kullanacaksanız oraya götürüyorsunuz, evinizde kullanacaksanız bahçeye, çatıya kuruyorsunuz. Dolayısıyla büyük bir kolaylık da sağlanmış oldu. Tabii yatırım ve işletme maliyetleri düşünce, müşteriye maliyet bakımından da eski uydu hizmetlerine göre şimdi çok daha ucuz fiyata internetiniz hazır oluyor.
Dolayısıyla bütün dünyada hem son 8-10 yıldır, hem de bundan sonrası ile ilgili olarak çok büyük teknolojik ve ticari girişimler var. Eskiden 3-4 senede tasarımı ve imalatı yapılan ve yerine fırlatılması risk ve maliyet getiren uydular yerine, hacmen çok küçülmüş, çok sayıda uyduların atılma dönemine giriyoruz.
Eskiden uyduları fırlatan araç bir, bilemediniz birkaç uyduyu uzaya götürebilirken, şimdi çok daha küçülmüş uydulardan 10 tane, 20 tane, 50 tanesini birden götürebilir hale geliyor. Böylece fırlatma maliyeti düşüyor, sigorta maliyeti düşüyor.
Dolayısıyla uydunun yetersiz alt yapısı olan veya hiç altyapısı olmayan yerlerde tek başına, diğer taraflarda da kablo şebekeleriyle beraber tamamlayıcı olarak bir rolü var. Dünyada uydu hizmetleri, genel haberleşme hizmetleri içinde %10’luk bir paya sahip. Hızlı internet uydularının gelişmesiyle, bu oran daha da yukarıya çıkacak.
turk-internet.com: Türkiye’de?
Yusuf Ata Arıak : Türkiye’de maalesef, uydu hizmetlerinin haberleşme hizmetleri içindeki payı %1’dir. Yani, dünya ortalamasının onda biridir.
Yarın bu söyleşinin 2ci bölümünü okuyacaksınız..